Open top menu
31 Ekim 2013 Perşembe
no image

Göbek yağlarından kurtulmak için mutlaka yedikelrien dikkat etmeli ve besinleri ölüçülerinde tüketmelisiniz.İşte bazı ayrıntılar...


Soğuk patates


Patates soğukken daha fazla lif içerir. Bu lifler açlık hissine karşı etkili olan hormonların üretilmesinde etkilidir. Ayrıca soğuk patatesteki nişasta, lif, vitamin ve mineraller yağ yakımını hızlandırır.


Elma sirkesi


Elma sirkesi yağ depolanmasına karşı etkilidir ve yağ yakımını hızlandırır. Salatalara ve balığa elma sirkesi eklemesi unutmayın.


Aspir Yağı


Aspit yağı aynı elma sirkesinde olduğu gibi salatalara eklenerek tüketilebilir ve yağ yakımını hızlandırır. İçeriğindeki asitler metabolizmayı hızlandırır.


Siyah fasulye


Protein ve lif deposu olan siyah fasulye yağın depolanmasına karşı etkilidir ve açlık hissini azaltır.


Armut


Taze armut kalori açısından çok düşük bir meyvedir. Lif deposu olan armut açlık hissini giderir ve içerisindeki antioksidanlar sayesinde göbek bölgesindeki yağ depolanmasını engeller.


Ay çekirdeği


Ay çekirdeğini dilediğiniz her yemeğe katabilirsiniz. Tekli doymamış yağ içeren ay çekirdeği göbeğinizdeki yağlardan kurtulmanız için size yardımcı olacaktır.

Read more
no image

Toronto Üniversitesi'nin yaptığı iki yeni çalışmayla çiftleri cinsel birlikteliğe motive eden etmenler araştırıldı.The Wall Street Journal'da yayınlanan Bonds bloğunda yer alan habere göre araştırmacılar insanların cinsel ilişkiye girmesinin en genel nedenlerini ve daha çok uzun vadeli ilişkilerle ilişkili olan nedenleri kategorilere ayırdı.


Julie Brinton'ın günleri yıllardan bu yana biberonlar, derisi soyulmuş dizler ve üç küçük çocuğu yemek masasına oturtmak, banyoya sokmak ya da uykuya yatırmakla dolu halde. Geceleri sürünerek yatağa girdikten sonra tek isteği bir saatliğine televizyon izleyebilmek.


Ancak bazı geceler eşi Rob omuzlarını ovmaya başlayıp sırt masajı isteyip istemediğini soruyor. Ardından Julie düşünmeye başlıyor, "Gerçekten üç hafta oldu mu? Sanırım seks yapmamız gerekecek."


Arizona Mesa'da yaşayan 34 yaşındaki Brinton, "Onun için bunu yapabilirim," diyor. Eşiyle aynı yaşta olan Rob bu jestin değerini biliyor ve "Ancak sonrasında bencillik ettiğim için kendimi kötü hissediyorum," diyor.


Terapistler daha fazla cinsel beraberlik kuran ve daha iyi bir cinsel hayatı olan çiftlerin daha mutlu ve daha istikrarlı olduğunu uzun zamandan bu yana biliyor. Ancak Toronto Üniversitesi'nin yaptığı yeni bir araştırma cinselliğin evlilikten alınan tatmini neden bu kadar ciddi şekilde etkilediğini ortaya koyuyor. Diğer yandan bir kişinin cinsellik için motivasyonu olması o günden aylar sonrası için dahi ilişkisinin sağlığını etkileyebiliyor.


237 Motivasyon Kaynağı


Bilim insanları yıllar boyunca insanların basit nedenlerle cinsel birliktelik yaşadığını düşündü:üremek,fiziksel haz ve cinsel gerilimi düşürmek. Ardından 2007 yılında Teksas Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışmada cinsellik için 237 farklı motivasyon kaynağı belirlendi. Bunların arasında stresi azaltmak gibi günlük nedenlerin yanında Tanrı'ya yaklaşmak gibi manevi nedenler, eşin daha iyi hissetmesini sağlamak gibi fedakar ya da aldatan eşten aldatarak intikam almak gibi kinci nedenler de var.


Toronto Üniversitesi'nin yaptığı, bu ay Personality and Social Psychology Bulletin isimli dergide yayınlanan iki çalışmada araştırmacılar insanların neden cinsel ilişkiye girmesinin en genel nedenlerini ve daha çok uzun vadeli ilişkilerle ilişkili olan nedenleri iki motivasyon kategorisine ayırdı: yaklaşmak ve kaçınmak.


Yaklaşma motivasyonları olumlu bir sonuca gidiyor. "Eşimle aramızdaki yakınlığı artırmak istiyorum" ya da "Partnerime daha yakın hissetmek istiyorum" gibi. Yakayı kurtarmayı amaçlayan kaçınma güdüleri ise olumsuz bir sonuca gidiyor. "Tartışmadan kaçınmak istiyorum" ya da "Suçlu hissetmek istemiyorum" gibi.


İlişkiyi Etkiliyorlar


Her kategori ise kendine odaklı ya da partnerine odaklı olmak üzere iki alt gruba ayrılıyor. Bu araştırmacılar partner odaklı amaçlara özellikle dikkat etti. Çalışmanın baş araştırmacısı Toronto Üniversitesi'nden doktora sonrası akademi üyesi Amy Muise, "İlişkiyi en çok etkileyen partner odaklı hedefler," diyor.


Her iki çalışmada da araştırmacılar tarafından "günlük" çalışmaları olarak adlandırılıyor. İlkinde 108 heteroseksüel çift iki hafta boyunca her gün birer anket doldurdu. Cinsel birliktelik yaşadıkları günlerde her bir partner ilişkiye girme nedenleri konusundaki 26 soruya 1'den 7'ye kadar puanlama yaparak yanıt verdi.Örneğin: "Partnerimin küsmemesi için" ya da "Kendimi kötü hissetmemek için" ankette yer alan seçenekler arasında. Çiftler ayrıca her gün ilişkilerinden ve cinsel hayatlarından ne ölçüde tatmin olduklarını ve ne denli istekli olduklarını puanladı


Sonuçlar: Kişi daha olumlu motivasyonlarla cinsel birliktelik yaşamak istediği günlerde hem ilişki hem de cinsel birliktelik açısından daha fazla tatmin oluyor ve daha fazla istek duyuyor. Buna karşılık olumsuz hedeflerle cinsel ilişki yaşamak istediği günlerde daha az tatmin oluyor ve daha az istek duyuyor.


Daha da ilginci ise araştırmacılar bir kişinin cinsel motivasyonunun partnerinin ne kadar haz aldığını etkilediğini söylüyor. Kişi olumlu nedenlerle ilişkiye girdiğinde partneri daha istekli oluyor ve daha fazla tatmin oluyor. Olumsuz nedenlerle ilişkiye girdiğinde ise partneri hem ilişki hem de cinsel birliktelik açısından daha az tatmin oluyor.


Araştırmacılar cinsiyet konusunda ise bir fark olmadığını belirledi. Dr. Muise, "Erkeklerin genel olarak isteği daha yüksek ancak cinsellik için motivasyonları ve karşılarındaki kişilere nasıl hissettirdikleri erkek ve kadınlarda farklı değil," diyor.


Ayrıca çift ne sıklıkla ilişkiye girerse girsin araştırmanın sonuçlarının aynı olduğu görüldü.


Dr. Muise, "Anlamak istediklerimizden biri, istediklerini aldıktan sonra partneriniz için neden birlikte olmak istediğinizin önemi olup olmadığıydı," diyor. Dr. Muise yanıtın evet olduğunu söylüyor. Dr. Muise, "Eğer yaklaşma kategorisindeki amaçlarla cinsel birliktelik kuruyorsam bu istediğimi ve duyduğum tatmini artırıyor. Bu nedenle partnerim muhtemelen bunu fark ediyor ve bu da sonucu değiştiriyor. Bizim duyduğumuz tatmin partnerimize naklediliyor." diyor.


İlk çalışmada evli olmayan ve birlikte yaşamayan çiftler üzerinde çalışılırken ikincisinde 44 evli ya da birlikte yaşayan çift üç hafta boyunca takip edildi. Ardından dört ay sonra yeniden izlendiklerinde sonuçların ilk çalışmayla büyük ölçüde aynı olduğu görüldü.


Üstelik bu etkiler zaman içinde de sürüyor. Üç haftalık izleme süreci sırasında genellikle olumlu motivasyonlarla cinsel birliktelik yaşayan kişilerin dört ay sonra da daha fazla cinsel tatmin duyduğu görüldü. Genellikle olumsuz nedenlerle birliktelik yaşayanların ise daha az tatmin ve istek duyduğu görüldü.Tabii her iki süreçte de aynı partnerler için değerlendirme yapıldı.


Sonuç olarak olumsuz ya da kaçınmalı motivasyonlarla cinsel birliktelik yaşamaktansa hiç yaşamamak daha iyi denebilir mi? Bunun yanıtı karışık. Araştırma cinsel birliktelik yaşadığımız günlerde yaşamadığımız günlere göre ilişkiden daha fazla tatmin duyduğumuzu gösteriyor. Diğer yandansa daha sık olarak olumsuz motivasyonlarla cinsel ilişkiye girildiğinde kötü sonuçlar üst üste biniyor. Dr. Muise vardığı sonuç konusunda, "Cinsel ilişki yaşamak çok yoğun şekilde kaçınma amaçlı olmadıkça iyi denebilir. Ancak yaklaşma motivasyonundan çok daha fazla yarar göreceğiniz de kesin." diyor.


Konu cinsellik olduğunda nasıl daha olumlu motivasyona sahip olabilirsiniz? Klinik sosyal hizmet uzmanı Julie Hanks, "Eğer uyumak daha çekici geliyorsa partnerinizle aranızdaki duygusal ilişkiye karşı daha duyarlı olmaya çalışın. Neyin olmamasını istediğinizden çok ne olmasını istediğinize odaklanın" diyor.


Julie Brinton da yaklaşık bir yıl önce eşiyle cinsel hayatları üzerine çalışmaları gerektiğini düşünmüş.Brinton, "Cinsellikten zevk almak istediğimi düşünüyordum. Eşime bağlı hissetmek istiyorum.Seksiliğimi geri kazanmak istiyorum." diyor. Brinton böylece kendini çekici hissetmesini sağlayacak şeyler yapmaya başlamış. Yeni iç çamaşırları alıp erotik romantizm hikayeleri okumaya başlamış.


Brinton ayrıca kocasına birlikte cinsellik terapistine gitmelerini önermiş. Eşi ise bunun onu çok mutlu ettiğini söylüyor. Ev ödevi olarak çok fazla cinsel birliktelik yaşamaları gerektiğini düşünmüş. Ancak en azından ilk başlarda ev ödevleri yalnızca kısa konuşmalar değil, cinsellikle ilişkili olmayan gerçek bir iletişim kurmak üzerine olmuş. Rob Brinton, "Yatak odasının dışında iletişim kurmayı öğrenene kadar harika, yakın bir cinsel hayatınız olamayacağını anladım," diyor.


Sonuç olarak konuşmaları cinsellikle ilgili konulara ve daha sonra daha yoğun olarak cinsellikle ilgili konulara gelmeye başlamış. Rob, "Diğer konulardan nasıl konuşacağımızı anladıktan sonra birbirimizin yatakta ne istediği gibi daha zor soruları konuşurken daha rahat hissetmeye başladık," diyor. Her ikisi de önemli olanın daha iyi hissetmeye odaklanmak olduğunu biliyor.

Read more
30 Ekim 2013 Çarşamba
no image

Yiğidin talihi yanındadır. (Terence)

Talih, cesaretli ve atılganlara güler yüz gösteriri. (Erasmus)

Talih insanlara hakim olur, insanlar talihe değil. (Heredot)

Talih kuşu en az umanın başına konar. (Lorca)

İnsanın iyisi, talihin kötüsünde belli olur. (Shakespeare)

Tarih, okuyana kendi gözünün görme derecesine göre yol gösteren bir kılavuzdur. (J.J.Rousseau)

Tarih, kralların, generallerin çiftliği değil, milletlerin tarlasıdır. Her millet geçmişte bu tarlaya ne ekmişse gelecekte onu biçer. (Voltaire)

Tarih bilmeyen diplomat, pusuladan anlamayan kaptana benzer. Her ikisinde de karaya oturtmak tehlikesi vardır. (Cevdet Paşa)

Tarih tekerrür diye tarif ediyorlar, hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi? (Mehmed Akif)

Tarih, kainatın vicdanıdır. (Ömer Hayyam)
Read more
no image

Çalışan kadınlar hem işinde başarılı hem de yeterli bir anne olabilir mi? Çocuklarına yeteri kadar zaman ayırıp onlarla gönlünce vakit geçiremeyen anneler ne yapmalı?


Çalışan kadınların anne-çocuk ilişkisi nasıl olmalı?


Günümüzde bir çok kadın hem sosyal hem de ekonomik nedenlerden dolayı iş hayatını ve çocuklarını aynı anda idare etmeye çalışıyor. Ancak tüm kadınların kafalarında aynı soru var:


‘Acaba doğru mu yapıyorum?’,
‘Çocuğumla daha fazla zaman mı geçirmeliyim?’

Bu soruların cevaplarını ve daha fazlasını DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Psikolog Şirin Hacıömeroğlu Atçeken yorumladı. “Geçirilen zaman kısıtlı da olsa kritik noktalara dikkat ederseniz çocuğunuzla sağlıklı bir bağ kurabilir ve onun sağlıklı bir birey olarak yetişmesine yardımcı olabilirsiniz”


“Çocuğunuza ayırdığınız zamanda tamamen ona odaklanmaya ve başka şeylerle ilgilenmemeye özen gösterin” diyen Atçeken, “Çocuğunuzla olabildiğince göz teması kurun. Bunun saatlerce sürmesi gerekmiyor. Çocuğunuza onunla bir saat oynayacağınızı sonra kendi işinizi yapacağınızı söyleyebilirsiniz.Böylece sağlıklı bir sınır da koymuş olursunuz. Onun fiziksel, duygusal ve psikolojik ihtiyaçlarına duyarlı olun. Sabırla, ilgiyle ve güven vererek iletişim kurun. Özellikle çocuğunuz 30 aylıktan küçük ise onunla çevresinde ona bakım hizmeti veren diğer kişilerden daha fazla zaman geçirmeye çalışın.Eğer mümkünse iş temponuzu birkaç sene buna göre ayarlayın. Çok sık bakıcı değiştirmemeye çalışın. Son olarak çocuğunuzla iyi bir ilişkiniz olması için önce kendinizle iyi bir ilişki kurmanız gerektiğini unutmayın”


Sağlıklı anne – çocuk ilişkisi için ne yapılmalı?


“Çocuklar duygularını anlamlandırmayı ve ifade etmeyi ebeveynlerinden öğreniyor. Bu nedenle onlarla bol bol konuşmak büyük önem taşıyor. Çevrede olan biteni çocuğunuza anlatın, sorularını sabırla ve anlayacağı bir dille cevaplayın. Hava kapalı dahi olsa birlikte açık hava aktiviteleri yapın. Çocuğunuza sınır koyup gerektiğinde ‘hayır’ diyin. Bazen çalışan anne olarak hissettiğiniz suçluluk duygusundan dolayı sınır koymakta zorlanabilirsiniz fakat bunun çocuğunuza daha fazla zarar vereceğini unutmayın”


Atçeken'e göre, suçluluk duygusu ile bazı noktaları görmezden gelmek yanlış. Çünkü çocukların sağlıklı bir gelişim ve güvende hissetmeleri için kurallara ihtiyaçları var.


“Suçluluk duygusu, anne olmanın çok temel duygularından biridir. Özellikle günümüzde birçok anne mükemmel olmaya, her işi bir arada yürütmeye çalışıyor. Bu çok gerçekçi bir beklenti olmadığı için de hayal kırıklığı, kendine güvensizlik ve suçluluk duygularıyla boğuşuyor. Oysa artık çocuk yetiştirmek ile ilgili çoğu kaynak ve araştırma ‘yeteri kadar iyi anne’ kavramının altını çiziyor. Bu kavrama göre bir anne olarak sorumluluk duygusuna sahip olmanız ve çocuğunuz için elinizden geleni yapmaya çalışmanız çok önemlidir. Gereken sorumlulukları yerine getirirken stres yaşamazsınız, doğal bir akış halinde, huzurlu bir şekilde çocuğunuzla ilgilenirsiniz”


“Suçluluk duygusu çektiğinizde kronik bir yorgunluk hissedersiniz, bu duruma bedeniniz de tepki verir.Çevrenizdekilerle ilişkilerinizde çatışmalar yaşayabilir ve çocuğunuza karşı daha anlayışsız ve gergin davranabilirsiniz”


Çalışan annenin eşiyle ilişkisi


“Yapılan araştırmalar çalışan veya ev hanımı kadınların eşleri ile iş bölümü yaptıklarında yani erkek ev işleri ve çocuk bakımı ile ilgili sorumluluk aldığında, evlilik tatmininin çok daha fazla olduğu ortaya koyuyor. Böylece karı – koca arasındaki ilişkinin kalitesi yükseliyor. Ayrıca olabildiğince eşlerin rollerini beslemeleri,arada bir de olsa baş başa zaman geçirmeleri çok önemli”


Çalışan bir anne iş - yaşam dengesini kurmak için nelere dikkat etmeli?


Öneriler


Her gün belli saat aralıkları belirleyip o saatlerde çalışın. Eğer yarı zamanlı çalışmayı tercih ediyorsanız; bu zaman diliminin herkes tarafından bilinir bir rutin haline gelmesini sağlayın.


Mümkünse evde kendinize özel bir çalışma alanı yaratın.


Siz odanız/ofisinizde çalışırken çocuğunuzla ilgilenecek bir kişi olmalı. Bu yardımcıya çok acil bir durum olmadığı sürece sizi rahatsız etmemesi gerektiğini söyleyin.


İş haricinde acil ve çocuğunuzla ilgili olmayan bazı durumlar ortaya çıktığında, bunları halletmeyi iş saatleriniz dışına erteleyin.


Eğer dışarıda ve tam zamanlı çalışıyorsanız mümkün olduğunca eve iş getirmemeye özen gösterin. Hem iş yerinde, hem de evde çalışmak sizin yeteri kadar dinlenememenize ve zamanla tükenmenize neden olacaktır.

Read more
no image

Şöhret, uzaktan güneş gibi parlak ve ısıtıcı; yaklaştınız mı bir dağ tepesi kadar soğuktur. (Balzac)

Şöhretin peşinde koşmaya tenezzül etmeyenleri, şöhret kendisi takip eder. (Shelley)

Şan ve şöhret: bu iki ihtiras ihtiyarlık bilmez. (Plutarkhos)

Erken meşhur olmuş bir isim kadar ağır yük olamaz. (Voltaire)

Şüphe, çoğunlukla faydası olmayan bir ıstıraptır. (Samuel Hohnson)

Dostlarımızdan şüphelenmek, onların ihanetinden çok daha utanç vericidir. (La Rochefoucauld)

Şüphe, hummalı hastaya benzer; Uyumaz, uyuyamaz, uyutmaz, dalsa da korkulu rüya görür. (Cenap Şehabettin)

Bu dünyada insanlar bir kere aldatılınca gerçekten bile şüphe duyarlar. (Hitopadesa)

Şüphe, duyguların değil, zekanın bir kusurudur. (Bacon)

Şüphe, çilelerimizin en büyüğüdür. (A.M.Dranas)
Read more
no image

Önce şeref, sonra hayat. (Schiller)

Değerli bir adam için şeref, hayattan çok daha ağır basar. (Shakespeare)

Şerefe hak kazanmak, ona sahip olmaktan daha değerlidir. (Thomas Fuller)

Şerefini kaybettikten sonra yaşamaktan daha feci ölüm olur mu? (Rousseau)

Şeref, sarp kayalıklı, kumsalsız bir adaya benzer; dışına çıktıktan sonra bir daha içeri girilmez. (Boileau)
Read more
no image

Her insan sırdaş olamaz, her testi su tutmaz. (Nasır-ı Hüsrev)

Bir sırrın ucunu veren, tamamını elinde tutamaz. (J.P. Richter)

Düşmanının bilmesini istemediğin şeyi, dostuna söyleme. (Schopenhauer)

Her sırrını dostuna söyleme, günün birinde, düşmanın olmayacağını nerden bilirsin. (Sadi)

Başkalarının senin sırrını açıklamasını istemiyorsan, sen kendi sırrını açıklama. (Seneca)

Kadınların saklayabildikleri tek sır, bilmedikleri sırdır. (Seneca)

En ağır yük sırdır, aşkolsun taşıyabilene. (La Fontaine)
Read more
no image

Sevmek insanın kendi kendini aşmasıdır. (Oscar Wilde)

Gerçek sevgi, iyilik gördüğünde artmayan, kötülük gördüğünde eksilmeyendir. (Muaz)

Sevilenin kusurlarını hoş görmeyen sevmiyor demektir. (Goethe)

Sevdiğini elde edemezsen, elde ettiğini sevmeye çalış. (Corneille)

Mutlu olmak istiyorsak, hayatın cisimde değil, ruhta olduğuna inanmalıyız. (Tolstoy)

Ruhu öldürmek, cismi öldürmekten daha büyük bir cinayettir. (Gerhart Hauptmann)

İnsan ruha bakmalı, güzel bir vücutta güzel bir ruh olmazsa neye yarar. (Euripides)
Read more
no image

Ölümün bizi nerede beklediği belli değil, iyisi mi biz onu her yerde bekleyelim. (Montaigne)

Ayakta ölmek, diz üstü yaşamaktan iyidir. (Tactius)

Ölüm, bazen ceza, bazen bir armağan, çoğu zaman da bir lütuftur. (Seneca)

Ölüm eski bir şeydir, amma her insana yeni görünür. (Turgenyev)

Tartışmalarda öfkelendiğimiz an, geçek için değil, kendi hesabımıza çalışmaya başlarız. (T. Carlye)

Sabırlı adamın öfkesinden sakının. (John Dryden)

Öfke ekilen yerden pişmanlık biçilir. (A.Manzoni)

Öfkenin ateşi önce sahibini yakar, sonra kıvılcımı düşmanına ya varır, ya varmaz. (Sadi)
Read more
no image

Heykeltıraşlık, bir taş yığını için ne ise, terbiye de insan için odur. (Adisson)


Terbiye sınırlarından dışarıya çıkan, bir daha içeri giremez. (Boileau)


Terbiye, iyiyi, büyüğü ve güzeli sevmektir. (Ernest Renan)


Terbiye ana kucağından başlar; her söylenilen kelime, çocuğun şahsiyetine konan bir tuğladır. (Namık Kemal)


Alçak gönüllülük , gururun perhizidir. (Voltaire)


Alçak gönüllü insan, kendini hiç söz konusu etmez. (La Bruyere)


Zafere ilave edilecek yegane süs tevazudur. (Duclos)


Kendi kendine alçalmayan kimse, başkası yanında yükselemez. (Sevri)


Alçak gönüllülük, kendi gerçek değerini anlamaktır. (Anatole France)

Read more
no image

Paranın değerini anlamak isterseniz, borç almaya çalışın. (Benjamin Franklin)


Kadını parası için alacak adam, avucunu açarken gözünü kapamak lazım geldiğini bilmelidir. (R. H. Karay)


'Para herşeyi yapar' diyen adam, para için her şeyi göze alan adamdır. (Benjamin Franklin)


Para yağmuru altında çok şeyler delinir. (Thomas Caryle)


Para iyi bir hizmetçi, kötü bir efendidir. (Alexandre Dumas)


Eldeki para hürriyetin aletidir. Fakat peşi kovalanan para, tam tersine kölelik aletidir. (Rousseau)


Para ya bizim başımızın belası veya bizim hizmetkarımızdır. (Horatius)


Bir budala para kazanabilir, ama onu sarfetmek için akıllı olmak lazımdır. (Spurgeon)

Read more
no image

Herşeyi kaybetseniz bile tecrübeleriniz size kalır. (Macaulay)


Geçirilen en kötü tecrübeler, en faydalı olanlardır. (Thomas Wilder)


Acaba dünyada başkalarının tecrübelerinden istifade edecek kadar akıllı bir insan var mıdır? (Voltaire)


Tecrübeler en iyi öğretmenlerdir. Yalnız okul masrafları biraz çoktur. (Cariyle)


İş göremeyen adama tembel denmez, tembel o adamdır ki, iş görmeye zorlansa elinden bir şey gelir. (Sokrates)


Tembellik, o kadar yavaş hareket eder ki, yoksulluk ona erişir. (Benjamin Franklin)


Tembellik, insanı esir yapar. (Firdevs)


Boş oturmak pas gibidir, insanı çalışmaktan daha çabuk eskitir. (Franmklin)

Read more
no image

Nankör bir evlada sahip olmak, yılan dişinden daha acı verir. (Shakespeare)


Nankörlük sevginin mezarıdır. (La Rochefoucauld)


Nankörlük, zayıf insanların işidir. (Goethe)


İnsanlar sizden kendilerini eleştirmenizi istedikleri zaman bile, gerçekte sizden övülme bekliyorlardır. (Somerset Maugham)


Atalarından başka övünecek şeyi olmayan adam, patatese benzer, çünkü kendine ait olan biricik varlığı toprağın altındadır. (Brooksd Akinson)


Bir kızın kusurlarını öğrenmek için onu bir kız arkadaşına övünüz. (Benjamin Franklin)


İnsan genelde, övülmek için över. (La Rochefoucauld)


Övmenin değeri, tıpkı altın ve pırlantada olduğu gibi az olmasındandır. (Samuel Johnson)


İnsanın çocuğu ile övünmesi, kendisiyle övünmesi demektir. (Somerset Maugham)

Read more
no image

 

 

Dostlarının, yerinde nasihatlarına kulak asmayanlar düşmanlarını memnun ederler. (Pançantantra)

 

En kötü insan, bazen en iy nasihatı veebilir. (P.J.Balley)

 

Verdiği öğütü biraz tutan, bunu başkalarına da dinletebilir. (Feridüddin Attar)

 

Nush ile yola gelmeyeni etmeli tekdir, Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir. (Ziya Paşa)

 

En cömertçe bağışlanan şey nasihattir. (La Rochefoucauld)
Read more
no image

Dünyayı idare eden, düşünceler değil kuvvettir, ancak kuvveti kullanan düşüncelerdir. (Pascal)


Kuvvet, akıl ve düşünce yardımıyla zafere ulaşır. (Tromp)


Kuvvet hakkı doğurmaz, ancak meşru kuvvete itaat mecburiyeti vardır. (Rousseau)


Kuvvet ve zulüm, baş eğdirebilir, fakat gönülleri fethedemez. (C.S.Ongun)


Düşmanını kuvvetle yenen, ancak yarı yarıya yenmiştir. (John Milton)


Kim kuvvetine aldanarak zayıfları hor görürse, onun kuvveti başına bela olur. (Beydeba)

Read more
no image

Her bildiğini söyleme, her söylediğini bil. (Clavdius)

İki şey insanı çileden çıkarır: Söylenecek yerde susmak, susacak yerde söylemek. (Sadi)

Konuşmak ihtiyaç olabilir, ama susmak bir sanattır. (Nehai)

Ne söyleyeyim diye başta düşünmek; niçin söyledim diye sonunda pişman olmaktan iyidir. (Sadi)

Marifet, konuşmaktan çok sükutta bulunur. (Darani)

Susmak, insanı ele vermeyen sadık bir arkadaştır. (Confucius)

Tatlı söz söyleyen, kötü söz işitmez. (Firdevsi)

Tek bir kelime, bize, karşımızdakinin akıllı mı, aptal mı olduğunu gösterir. (Confucius)
Read more
no image

Mutluluk her şeyden önce vücut sağlığındadır. (Curtis)


Saadet bizim dilediğimizle, Allah'ın bizim için dilediği şeyin bir araya gelmesinden doğar. (C. Roy)


En büyük mutluluk, hür düşünceli olmaktır. (Anatole France)


Mutluluğun değerini, onu kaybettikten sonra anlarız. (Plautus)


Mutluluğu tatmanın tek çaresi, onu paylaşmaktır. (Byron)


Başkalarına mutluluk sağlayabilen mutludur. (Diderot)


İster kral, ister köylü olsun, dünyada en mutlu insan evinde huzur olandır. (Goethe)


Kendi kendinin mutluluğuna engel olmak yolunda insan fevkalade beceriklidir. (Andre Gide)

Read more
no image

Ümit, saadetten alınmış bir miktar borçtur. (Joseph Joubert)


Ümit inatçıdır, beklemeyi ancak o bilir. (Comtesse Dyan)


Ümidini kaybetmiş olanın, başka kaybedecek şeyi yoktur. (Boise)


Her şeyin yok olduğu anda bile ümit vardır. (Thales)


Ümit, en bedbaht insanlardan bile ışığını esirgemez. (Victor von Schetfell)


İyi bir vicdan en iyi yastıktır. (C.Brentana)


En mükemmel adalet, vicdandır. (Victor Hugo)


Kapanmayan tek yara vicdan yarasıdır. (Public Cyrus)


Vicdan azabı, insanın içinde bir Cehennemdir. (Byron)


İnsan, kendi vicdanından bir şey gizleyemez. (Çehov)


Dünyanın en yoksul kölesi bile, kendi vicdanı içinde hürdür. (Bledsoe)

Read more
no image

Güzellik için bakım şart ancak her zaman buna ayıracak vakit bulmak zor! Bu nedenle biz de sizin için uyurken saçınızdan ayaklarına kadar vakit kaybetmeden nasıl bakım yapabileceğinizle ilgili birkaç ipucu hazırladık.


Gözler


Göz altı torbaları ve mor halkalardan uyuyarak kurtulabilirsiniz. Avokado veya badem yağı gibi doğal yağlarla ve E vitaminiyle göz altlarınıza hafifçe masaj yaptıktan sonra sırtı üstü şekilde uyuyun. Sabah kalktıktan sonra şişkinlikleirnizin azaldığını fark edeceksiniz.


Dudaklar


Çatlamış ve kuru dudaklar sık karşılaşılan ve rahatsızlık veren bir problemdir. Kimyasal maddeler yerine gece yatmadan önce sürdüğünüz bir damla zeytinyağı dudaklarınızın tüm kuruluğunu alacaktır.


Cilt


Yüzünüzdeki akneler için gece yatmadan önce doğal bir antiseptik olan çay ağacı yağı sürebilirsiniz. Çay ağacı yağı siz uyurken bakterileri öldürerek cildinizin aknelerden kurtulmasını sağlar.


Ten


Yumuşacık ve pürüzsüz bir ten için glikolik asit içerikli bir vücut kremi sürebilirsiniz. Glikolik asit cildi canlandırır ve yumuşaklık kazandırır. Yatmadan önce sürdüğünüz bu kremin yarattığı farkı birkaç gün içerisinde fark edebilirsiniz.


Saçlar


Saçınıza bakım yapabileceğiniz birçok yöntem bulunuyor. İster tercih ettiğiniz bir saç bakım ürününü, ister kendi hazırladığınız saç maskesini yatmadan önce saçınıza sürüp, üzerine bir bone geçirip uyuyabilirsiniz. Özellikle kendi hazırladığınız maskeler doğal olduğu iiçin saçınızda uzun süre kalması hiç bir zarar vermez aksine çoğu saç diplerinize daha iyi işleyerek saçınıza daha iyi bir bakım sağlar. Sabah kalktığınızda saçınızı yıkayabilirsiniz.


Eller


Ellerinizi bolca yıkıyorsanız ve gün boyu kullandığınız ellerinize bakım yapmaya fırsat bulamıyorsanız, kuru ve çatlamış ellerden şikayetçi olabilirsiniz. Bunun için en iyisi, gece yatmadan önce ellerinize iyi bir nemlendirici krem ve kutikül yağı sürmeniz ve daha iyi emmesi için ince bir eldiven giyerek uyumanız.


Ayaklar


Ayaklarınızın da elleriniz kadar bakıma ihtiyacı var, özellikle uzun mesafeler yürüyor ve ayakta duruyorsanız. Elleriniz gibi ayaklarınıza da yatmadan önce gerekli bakımı uygulayıp, bir çorap giyerek uyuyabilirsiniz.

Read more
no image

Beyler, bugün size harika önerilerimiz var. 'Kadınların cinsel birliktelik sırasında nasıl fanteziler kurar?' sorusu sizin de aklınızı hiç karıştırdı mı?


İşte kadınların kurduğu fanteziler...

Yabancı biri!


Bu çoğu kadının psikolojik olarak da rahatladığı şeylerden biridir. Onun hatalarını, kim olduğunu, nereden geldiğini bilmeyeceği bir erkekle sevişme hayalleri kurarlar. Onunla mükemmel anlar yaşarlar ve sonrasında o hayali kahraman bir daha hiç karşısına çıkmaz, gider.


Erotik film


Birçok kadın cinsellik öncesi daha iyi olduğunu gösterebilmek ve pozisyon alternatifleri yaratabilmek için erotik film izler. Fantezilerinin çoğunu bu izlediği konular ve görseller üzerine gelliştirir.


Her şeye 'tamam'


Bazı kadınlar ipleri partnerlerine vermeyi isterler cinsellik sırasında. Onun istediklerini yapmayı, o ne derse onu uygulamayı isterler. Bu durum onlara çok fazla zevk verir.


Patron olmak!


Bazı kadınlar tam tersidir. Partnerlerini cinsellik sırasında köle yapmak isterler. Vahşi bir kadın, köle bir erkek. Bu fanteziye çoğunluk bayılıyor.


Hayran


Kadınların peşinde koştuğu, cazibeli, karizmatik bir erkek kadın için karşı konulamazdır. Bu yüzden birliktelik sırasında en etkilendiği erkeği yatağında hisseder.


Kayıt almak


Bunu birçok kadın redderken, bir kısmı çok heyecan verici ve etkileyici buluyor. Sevişmelerini kayıt ettikten sonra izlemek bazı kadınların fantezileri arasında.


Aldatıldığını görmek


Özellikle cinsel isteksizlik yaşayan kadınların yaptığı bir fantezi. Partnerini cazibeli bir kadınla sevişirken hayal etmek, sonrasındaki bastırılmak istenen kıskançlık duygusu ve tabii ki kadınlık hormonları. Bu durum sonrası daha canlı bir birliktelik yaşarlar.


İstememek(!)


Bazı kadınlar partnerlerini baştan çıkarmak için uğraşırlar ve sonrasında sanki istemiyormuş gibi naz yaparlar. Bu sürede erkeğin uğraşı ve yaptıkları kadınlara büyük haz yaşatır.

Read more
no image

Mevcut yaşam koşullarınız düzenli bir diyete imkân vermiyor veya odaklanmanızı güçleştiriyor ise size bazı basit tüyolar ile her öğününüzden 100 kalori azaltabilmenin formülünü sunuyoruz.


Günde 300 kalori azaltmak; haftada 2100 kalori azaltmak demektir. Bu da fark etmeden ayda 1 kilogram kaybetmek anlamına gelir.


Restoranda yemek yediğiniz zamanlarda; aynı menü içerisinde birden çok seçenek gelir. Bu seçeneklerden birini bile azaltmak, 100 kaloriden daha fazlasından kurtulmak anlamına gelecektir.


Gün içerisinde kremalı kahve içme alışkanlığınız var ise sadece büyük boydan küçük boy seçime dönüş yapmak veya küçük boy seçiminizi light ve şekersiz yapmak ortalama 100-200 kalori kar etmenizi sağlayacaktır.


Soslu yemek, soslu salata, soslu et severler bu lezzete karşı koyamıyorlarsa, normal sos miktarının yarısı kadar kullanmaları günlük 100 kalori daha az almalarına yardımcı olacaktır.


Yaptığınız yemeklerin tuzuna bakmak için aldığınız birer kaşıklar, yaptığınız böreklerin ve tatlıların tatlarını kontrol etmek için farkında olmadan mutfakta yaptığınız ufak atıştırmaların size günlük maliyetinin 100-300 kalori arasında olduğunu unutmayın.


Salatalara eklenen kuru kayısı, kuru üzüm, nar, kuruyemiş gibi yiyecekler salatanın sadece besleyici değerini değil aynı zamanda kalorisini de yükseltir. Salatalarınızın sadece soslarına değil, içeriğine de dikkat etmeniz ortalama günlük 100 kalori daha az almanıza yardımcı olur.


Zeytinyağının sağlığa olan faydaları saymakla bitmese de; 1 tatlı kaşığı yaklaşık 45 kaloridir. Sağlıklı diye bolca kullandığınız zeytinyağı fazla kilolarınızın gizli nedeni olabilir. Yemekleri 1 yemek kaşığı zeytinyağı ile pişirmek, salatalara ise 1 tatlı kaşığı zeytinyağı ilave etmek sizi günlük ortalama 100-250 kaloriden kurtaracaktır.


Kahvaltıda karışık omlet yerine peynirli veya sade omlet sipariş etmek ve sipariş esnasında az yağlı olmasını söylemek zor değil, ama kalori karşılığı yaklaşık 130 kalori.


Tatlı ihtiyacı duyduğunuzda tüketeceğiniz 1 gofret yerine 1 kutu meyveli probiyotik yoğurt tüketmek, 130 kalori eksik almanızı sağlayacak.


Patates kızartırken, toplam ağırlığının yaklaşık %10’u kadar yağ çektiğini biliyor muydunuz? İşte bu nedenle patates kızartması yerine fırında patates veya patates salatası tercih etmek size 100 kaloriden daha fazlasını kazandıracaktır.


1 adet poğaça veya 1 porsiyon börek yerine kahvaltıda sokak simidi tercih etmeniz ortalama 100-200 kalori arasında eksik almanıza yardımcı olur.


Büyük boy bir sandviç veya hamburger sipariş etmek durumunda kaldığınızda ekmek diliminin birini çıkarmak 100 kalori eksik tüketmenizi sağlar.


Evde film izlerken, 1 paket patlamış mısır yerine yağsız patlamış 2 avuç patlamış mısır yemeniz 100 kaloriden daha fazla kar etmenizi sağlar.


Kıyma veya et eklenmiş makarna yerine sebzeli makarna tercih edin, 100 kalori daha az tüketin.


Kıymalı/etli veya peynirli pideler yerine 1 lahmacun tüketmek, günlük 150 kalori daha az almanızı sağlar.


Kalın hamur yerine ince hamur pizza siparişi size 100 kaloriden daha fazlasını kazandıracaktır.

Read more
28 Ekim 2013 Pazartesi
no image

"Pozitif düşün pozitif olsun" lafını hep duymuşsunuzdur. Pozitif düşünmek evrene bu enerjiyi göndermek ve mutlu olmayı dilemek hakkında bir çok kitap yazıldığını biliyoruz. Şimdi sizlere hayatınızın kilit noktası olan ve sizi mutluluğa götüren şeyleri sıralayacağız. Bunlardan bir kaç tanesini deneyin! Asla pişman olmayacaksınız.


Sevgiliniz için güzel bir şeyler yapın. Örneğin dev bir pankart, ya da her gün okuyacağı küçük notlar. Eğer sevgiliniz size değer veriyorsa bu tarz şeylerden mutlu olacaktır. Onun mutlu olması demek sizinde mutlu olmanız anlamına geliyor.


Giysilerinizi ne kadar açık renk ve canlı renkler tercih ederseniz psikolojiniz de ona göre ister istemez yönlenir. Simsiyah kıyafetlerden kaçının. Hoşunuza giden çiçek desenleri, pembeler, morlar ve turuncular için dolabınız da yer açın. Renkli giyinmek bu işe başlamanın en önemli noktalarından bir tanesi!


Hayatınız da ne olursa olsun gülmeyi asla unutmayın. Gülmek hem kalbinizi korur hem de sizi birazcık da olsa stresten uzak tutmaya yarar. Hayatınız da kötü şeyler olabilir. Fakat hepsini temizlemek ve yeniden başlamak için her zaman bir çıkış yolu vardır. Bunu unutmayın!


Evli çift uzmanı John Gottman’a eğer sevgilinizle tartışarak geçirdiğiniz vakit, onunla sorunsuz, mutlu geçirdiğiniz vaktin sadece yedide biri kadar ise, ilişkiniz iyi gidiyor demektir. Eğer sorunlarınızın yüzde altmışı “çözülemez” türdense meraklanmayın, normalsiniz.


Televizyonuzu kapatın ve birazcık kitap okuyun. Televizyon yerine sinema ve tiyatroya önem verin. Bu sayede televizyon başında yalnız geçireceğiniz saatleri, arkadaşlarınızla keyifli sinema seanslarında harcayabilirsiniz.


Kendinize ara ara hediyeler alın. Bir olayı başardığınızda ya da sizin için önemli olan bir şeyi yaptığınız da çok sevdiğiniz bir şeyi kendinize hediye alın.


Müzik CD’lerinizin arasında bulunması gereken albümleri hemen edinin. Klasik, caz, blues, rock… Bu sayede kafanız bir olaya takıkken müzikle rahatlayabilirsiniz.


Bestseller’lardan nefret etseniz bile fikriniz olması açısından birini okuyun.


İş seçimi yaparken önce kapasitenize bakın daha sonra da bu işe ne kadar uygun olduğunuza. Sizin için neyin önemli olduğuna karar verin.


Planlı bir çalışan olur. Önemli olan çok çalışmanız değil nasıl çalıştığınızdır..


Olumlu düşünün ve bunun için size yardım edecek kitaplar okuyun. Biliyoruz başta birazcık saçma geliyor fakat denemekten zarar gelmez.


Yoga ya da pilatese başlayın! Bu nefes tekniğinizi öğrenmenize yardım eder. Gün içinde daha az sinirlenirsiniz.


Bütün konsantrasyonunuzu beyninizin merkezine, yani gözlerinizin tam ortasına yoğunlaştırın: Ruhun gerçek yuvasına. Bu egzersiz yoga felsefesine göre ruhsal ölümsüzlük anlamına gelen “üçüncü gözümüzü” açacak.


Bir meyve sıkma makinası alın ve haftada 3 defa taze meyve suyu için.


Her saat başı bir bardak su için. Su hem cildinizi hem de sizi güzelleştiren en önemli içeceklerden.

Read more
no image

Diyetisyen Özlem Sert Aydın fiziksel ve duygusal beslenmeyi değerlendirdi.Canınız birşeyler yemek istiyor ama gerçekten acıktığınız için mi yoksa can sıkıntısından mı kaynaklı bu istek?


Fiziksel açlık durumunda


Şekeriniz düşer, yorgunluk hissedebilir, baş ağrınız olabilir.


Belirli sürelerde hissedilir.


Sonraya ertelenebilir.


Herhangi bir besin tercih edilebilir; salata, çorba dahi yeterli olabilir.


Yemek sonrası tokluk hissi vardır.


Porsiyon kontrolü vardır.


Yemek sonrası suçluluk hissi yoktur.


Duygusal açlık durumunda


Sinirli, stresli veya heyecanlı olduğunuzda yemek istersiniz.


Aniden açlık oluşabilir.


Ertelenemez, hemen birşeyler yenmelidir.


Karbonhidrat ağırlıklı yiyeceklere yönelinir.


Tokluk hissi yoktur.


Sınırsızca yenilebilir.


Suçluluk hissi oluşur, bir sonraki öğünde daha sağlıklı yemek yemek için söz verilir ama sözde durulmaz.


Eğer siz de duygusal olarak yemek yiyenlerdenseniz ve kilo vermek için çabalıyor ama başarılı olamıyorsanız, diyet programı uygularken psikolojik destek te almanız gerekebilir.

Read more
no image

İngiltere’de seyahat sitesi ‘LateDeals’ın yaptığı ankete göre, çiftlerin yüzde 79’u tatilde en az iki büyük tartışma yaşıyor.


Kavga nedenlerinin başındaysa, erkeğin başka kadınlara bakması yer alıyor.


İşte en büyük 10 kavga nedeni:


1- Erkeğin başka kadına bakması


2- Kadının dinlenmek, erkeğin hareket istemesi


3- Yemek yenilecek yer ve yenilecekler


4- Çok fazla alkol tüketimi


5- Harita okumak gibi yolla ilgili sorunlar


6- Bavullar


7- Kadının hazırlanmasının uzun sürmesi


8- Çok fazla para harcamak


9- Havaalanına yetişmek için koşuşturmak


10- Tatile çıkarken alınacak para

Read more
27 Ekim 2013 Pazar
no image

Sabır acıdır, ama tatlı meyvesi vardır. (Sadi)

Her güç sabır ile zaman birleştirilerek sağlanır. (Balzac)

Sabırlı bir adamın öfkesinden sakınınız. (La Rochefoucauld)

Sanatçıya iki göz yetmez. (Lamartin)

Bir güzel söz söyleme sanatı varsa, bir de güzel anlama ve dinleme sanatı vardır. (Epiktetos)

Tenkit kolay, sanat güçtür. (Destouches)

Sanatın vazifesi, tabiatı kopya etmek değil, tabiatı ifade etmektir. (Balzac)

Bütün sanatlar Allah vergisidir. (Waldis)

Sanat tabiatı taklitten başka bir şey değildir. (Seneca)
Read more
no image

Kendinizden çok bir başkasını mı mutlu etmeye çalışıyorsunuz? Eğer böyleyse ilişki bağımlısı olabilirsiniz.


İlişki Bağımlılığı


Etrafımızda ilişki bağımlısı çiftler, ilişki bağımlısı arkadaşlar hatta çocuk bakıcıları bile mevcut. Fakat bu "ilişki bağımlılığı" aslında ne anlama geliyor?


Orlando Sağlık Merkezi'nden Klinik Psikolog Marry Catherine Segota, ilişki bağımlılığı kalıbını genellikle içerisinde bulunan ilişkiye kendisinden daha fazla önem veren kişiler için kullanıldığını söylüyor. Umutsuz ve aşırı romantik olan birisi partnerine karşı ilişki bağımlısı haline gelebiliyor ya da çocuk bakıcısı bir kadın ilk defa sevgi gördüğü bir aileye karşı bağımlı hale gelebiliyor.


İlişki bağımlısı olan kişilerin sayısını tahmin etmek oldukça zor çünkü şimdiye dek ilişki bağımlılığı alkol ve uyuşturucu bağımlılığının alt konularında araştırılmış. Bu tarz bağımlılıkların birbirlerinden tamamen farklı olduklarını söylemek çok zor.


Yaşanılan ilişkilerde karşınızdaki insanlara fazladan şanslar vermek, karşı taraf hatalı olsa bile bunu görmezden gelmek ilişkinin bir bağımlılık halini aldığını gösteriyor. Bu durum sorunları hızlıca çözse de temelde ilişkileri yıpratabiliyor. İlişki bağımlısı bireyler genel olarak muhtaç olma, ihtiyaç duyma, güvenilir görünme ve duygusal zayıflıklarıyla ilişkilerde yer alma eğilimde oluyorlar. İlişki bağımlıları, kişisel ihtiyaç ve arzularını yerine getirmek için bir ilişkiyi seçerek her şeyi kontrolü altına almaya çalışıyor.


İlişki Bağımlısı Olup Olmadığınızı Test Edin


İlişki bağımlılığını anlamak için tutarlı sorunlar ve doğrudan bireyin duygusal sağlığı ve bir ilişki içerisinde yerine getirilmesi gereken konulardaki davranışlarını gözlemlemekte fayda var. İlişki bağımlığının belirtileri arasında; aşırı sahiplenme, kontrol altında tutma, kendi ve insanlar dışında tek kişiyle meşgul olunması yer alıyor.


İlişki bağımlısı birey, yavrusunu koruyan bir ayı gibi aşırı hassas durumlar gösterebilir. Ayrıca ilişki bağımlılığı sadece ilişkide sınırlı olmaktan çıkıp cinsellik, aşırı çalışma, egzersiz, beslenme, para harcama, iştahsızlık ya da nikotin bağımlılığı şeklinde de görülebilmektedir.


İşte ilişki bağımlılığının belirtileri:


• İlişki içerisinde karar vermekte zorlanmak
• İlişkide kendi duygularını tanımada zorluk çekmek
• İlişkide iletişim kurma konusunda sıkıntı yaşamak
• Karşındakine kendinden çok değer vermek
• Kendine olan güven ve saygıda eksiklik hissetmek
• Terk edilme korkusu ya da saplantılı bir ihtiyaç duygusu hissetmek
• Maddi açıdan zorlasa dahi ilişkide sağlıksız bir bağımlılık hissetmek
• Abartılı bir şekilde başkalarının sorumluluklarını sahiplenmek


İlişki bağımlıları gerçekten bu kadar zayıf insanlar mı?


İlişki bağımlılığı belirtilerini göstermek tamamen ilişki bağımlısı olmak anlamına gelmiyor. Bireyin duygusal sağlığında problemler ve ilişkiler üzerinde olumsuz etkiler göstermesi "ilişki bağımlısı" kalıbını yapıştırmak için yeterli sebepler değil. Fakat yukarıdaki maddelerdeki durumları sürekli sergileyen biriyseniz ilişki bağımlısı olma ihtimaliniz çok yüksek olabilir.


Bu konuda psikologdan veya bir ilişki uzmanından yardım alabilirsiniz. Hepimiz zaman zaman davranışlarımızı abartılı hale getirebiliyoruz ve bu davranışlarımız günlük yaşam kalitemizi etkiliyor. Bu nedenle ilişki bağımlılığından kurtulmak her şeyden önce sizin elinizde.

Read more
no image

Kadınlar, erkeklere oranla daha fazla kilo alırlar. Vücuttaki farklılıklar ve alışkanlıkların değişiminden kaynaklanan bu farkın detayları şöyle.


Kadınların vücudunda %20-22 oranında yağ bulunmalıdır. Bu oran %30’u aşmamalıdır.


Kilo fazlalığı ve şişmanlık her yaşta görülebilir. Ancak şişmanlık, yaşla orantılı olarak artar ve orta yaşlarda en üst düzeye ulaşır. 55 yaşından sonra yavaş yavaş azalır. Orta yaşlar yağlanma yaşıdır. Bu yüzden, bu yaşlarda daha fazla dikkat gerekir.


Şişmanlık kadınlarda daha sık görülür çünkü:


Gebelik sırasında alınan kiloların bir kısmı doğumdan sonra vücutta kalır.


Kadınlık hormonu östrojenin, yağ dokusunu arttırıcı özelliği vardır.


Kadınların ev dışında fazla hareket etmemeleri, egzersiz yapmamaları yağlanmayı arttırır.


Kadınların metabolizması, erkeklere oranla daha düşüktür.


Kadınlarda atıştırma alışkanlığı ve ruhsal sıkıntı kaynaklı aşırı yeme ve tatlı-unlu gıdalara yönelme fazladır.


Şişmanlık ölçümü nasıl yapılır?


Kilo fazlalığı ölçümü için pek çok metot vardır ancak en sık ve anlaşılır olan yol, Beden Kitle İndeksi ve bel ölçümüdür.


Beden Kitle İndeksi hesaplanması:


BKİ= Vücut ağırlığı (kg) / Boy uzunluğunun karesi (m)


Örnek: Fatma hanımın kilosu 70, boyu 1.60 ise; BKİ:


70 / 1.60x1.60= 70/2.56= 27.34 kg/m’dir.


BKİ ve Bel çevresi ölçümü aşağıdaki tabloda olduğu gibi sınıflandırılır:


18.5 = Zayıf


18.5 – 24.9 = Normal


25 – 29.9 = Kilolu


30 – 39.9 = Obez


40 ve üzeri = Aşırı obez

Read more
26 Ekim 2013 Cumartesi
no image

Gün içinde enerjiklik düzeyimiz hep aynı seviyede ve hep yüksek olmaması normaldir. Ama bazen öyle günler ya da gün içinde öyle saatler olur ki tamamen hâlsiz, isteksiz ve bitkin oluruz.Bize ne olduğunu bile anlayamadığımız böyle anlarda bir bitkinlik ve isteksizlik bizi ele geçirir ve verimimizi de düşürür. İşte böyle anlardan kurtulmak ve bunları olabildiğince az yaşamak için, yani gün boyu enerjik olmak için öneriler!


Yeterince Demir Alın


Demir, kanın işlevini yerine getirebilmesi açısından önemlidir. Hücrelerimize "yakıt" taşıma görevini yerine getiren kan, demir eksikliği durumunda bu görevini yerine getirmekte de zorlanır. Bu duruma özellikle kadınların dikkat etmesi gereklidir. Düzenli olarak regl olduklarından, kadınların demir ihtiyaçları daha fazladır. Demir eksikliği durumunda da bitkinlik görülmesi doğaldır.


Bitki Çayları


Yeşil çay, ginseng, biloba gibi bitkilerin enerji ve dinçlik verici etkileri bilimsel olarak da kanıtlanmıştır. Gün içinde belirli aralıklarla bunların çaylarını içebilirsiniz. Kahve de içebilirsiniz. Ama kahve tüketimini sınırlı tutmaya dikkat edin. Kafeinin uyku açıcı etkisi devredeyken uykunuz gelmez; fakat kafeinin etkisi geçmeye başladığında uyku daha şiddetli şekilde bastıracaktır.


Şekeri Azaltın


İşlenmiş gıdalar, özellikle şeker kendinizi bitkin hissetmenize neden olabilir. Beyaz şeker, insülin seviyemizin aniden yükselmesine ve ardından hızla düşmesine neden olur. Bu durum bitkin düşmemize ve yorgun hissetmemize neden olabilir .Aynı şekilde beyaz un, paketli hazır gıdalar ve benzeri kalitesiz karbonhidrat kaynakları da böyle bir etkiye sebep olarak yorgun düşmemize neden olabilir.


Egzersiz


Egzersiz yapmak metabolizmayı hızlandırır. Düzenli olarak egzersiz yaparsanız, vücudunuz enerji düzeylerini ayarlamayı daha iyi öğrenir. Egzersiz genel olarak daha dinç hissetmenizi ve yorgunlukla mücadele etmenizi de kolaylaştırır. Aşırı yoğun egzersizler yapmanıza gerek yok; haftada 3-5 gün ve 30-45 dakikalık egzersizlerle kendinizi çok daha enerjik hissedebilirsiniz.


Uyku


İnsanların uyumaya en eğilimli saatler sabah 4-6, öğleden sonra 12-2'dir. Bu saatler arasında uyumanın,vücudumuzun doğal eğiliminden dolayı olduğu düşünülmektedir. Günümüzde öğlen uykusunu bir gereksinim olarak kabul eden ve öğlen yemeğinden sonra personeline 15-20 dakika kestirme izni veren şirketler vardır. Bu durum henüz ülkemizde yaygınlaşmadığı için; bu yönteme başvuracaksanız patronunuza yakalanmamaya çalışmakta fayda var. Eğer uygun şartları yakalarsanız 15 dakika kestirmek çok daha dinç ve verimli olmanızı sağlayabilir.

Read more
no image

Kış aylarında kilomuzu korumak her zamankinden daha zor oluyor. Havaların soğumasıyla hareket azalıyor, yağlanma başlıyor ve kilo alıyoruz. Ancak yaşam tarzınızda yapacağınız ufak değişikliklerle kilonuzu koruyabilir, daha sağlıklı bir hayat sürebilirsiniz. İşte size kilo kontrolü için gerekli 25 altın (Önemli) kural.


Dr. Ender Saraç :


1) Akşam geç ve ağır yeme! (Hazmı daha zor ve daha bol miktardaki yiyecekleri gündüz saatlerinde yerseniz akşam ise hafif beslenirseniz sindirim sistemi daha rahat eder).


2) Yemekleri yavaş yavaş oturarak, küçük küçük lokmalar halinde ve dikkatini vererek çiğne.


3) Alışverişe tok karnına çık. (Asla aç karnına alışverişe çıkmayın, çok gereksiz ve fazla gıda maddesi alıp evde de gereksiz bir tüketime yol açabilirsiniz)


4) Bağırsakları günde iki kez boşalt. Sabah mutlaka bağırsaklar boşaltılmalı ama akşamları da ikinci kez bağırsakları boşaltırsanız genel sağlığa ve kilo kontrolüne yararı olacaktır.


5) Günde 5-6 fincan çay iç. (Yeşil, siyah, beyaz fark etmez. Yeter ki şekersiz olsun ve koyu olmasın)


6) Tok karnına tatlı veya şekerli meyve yeme. (Fazla insülin salgılanmazsa kilo kontrolü çok daha kolaylaşır)


7) Küçük lacivert renkli tabaklar al ve yemeklerini bu tabaklarda ye. (Lacivert rengin iştahı baskılayıcı etkisi var. Turuncu ve kırmızı renkler ise iştahı açar)


8) Derin nefes al. Gün içerisinde derin derin nefes alarak bedenini oksijenlendir.


9) Stresliyken yemek yeme, 2 kase çorba iç. (En iyisi süzülmemiş, posalı bakliyat çorbaları ve sebze)


10) Gün içinde bol bol sıcak su iç (Kışın sıcak, yazın oda sıcaklığında).


11) Buzdolabının kapağına ve yatak odandaki aynana eski, ince ve şık bir fotoğrafını as.


12) Haftada birden fazla detoks yapma. Bazı kişiler ve klinikler ağır detoks programları veriyorlar. Önce zayıflatıyor gibi gözüken ve yanlış yapılan detoks programları kişideki kas, kemik, protein, mineral gibi kaliteli dokulardan kayba yol açıyor ve oluşturduğu açlıkla sonradan bir iştah patlaması yaparak yağlanmayı artırabiliyor.


13) Formülünde 7 şifalı madde olan doğal destekten yararlan. (Tere tohumu, funda yaprağı, zencefil, Quenzim Q 10, L Carnitin, krom ve yeşil çay)


14) İştahın çoksa yemeklerden önce ıhlamur ve mate karışımı çay iç.


15) Beslenme programında özellikle kışın acıyı artır. (Sivri biber, zencefil başta olmak üzere kırmızı pul biber, wasabe gibi)


16) Yeşil elma, nane ve zerdeçal kokuları iştahı azaltmaya yardımcı olur. (Bu kokuların iştah merkezini sakinleştirici etkisi olduğu biliniyor)


17) Sağlıklı kilo kontrolü yaparken bu yiyecekleri hemen artır: Yeşil mercimek, ceviz, sarı leblebi, bulgur, yumurta beyazı, az yağlı yoğurt, yulaf, çavdar, tam buğday, balık.


18) Kendini mutsuz, depresif ve ruhen yorgun hissediyorsan diyet yaparken St. John’s Worth (sarı kantaron) haplarından yararlan.


19) Ara öğünde canın hem tatlı, hem de kıtır kıtır sert bir şey yemek isterse hem tok tutucu hem de enerji verici özelliği olan keçiboynuzunu dene.


20) Ağır spor yok ama düzenli egzersiz mutlaka. Ağır spor ancak genç ve sporcu olanlar içindir. Düzenli egzersiz ise herkes içindir.

Read more
25 Ekim 2013 Cuma
no image

Rehberlik servisinde kullanılabilecek korku ve korkmakla ilgili özlü ve anlamlı sözler.

Korkacağımız tek şey, korkunun kendisidir. (Goethe)

Korku içinde yaşayan asla hür değildir. (Horatius)

Başkalarını korkutanın, kendisi de hep bir korku içinde yaşar. (A.Claudius)

Korkak insanlar, başaklı buğday sapını bile yılan sanır. (G.Gardony)

Korkak, tehlike olmadığı zamanlarda yumruğunu sallar. (Goethe)

Korku, yalan doğurur. (Dostoyevski)

Çok defa korku, yalan söylemesini öğretir. (Alfred de Vigny)

Saygı olan yerde korku olur ama, korku olan yerde her zaman saygı olmaz. (Eflatun)
Read more
no image

Kötülükle ve kusurlarla ilgili özlü söz ve deyişler...


Hiç kimse, kendi isteğiyle kötü değildir. (Socrates)


Kötü kimselerle arkadaşlık etme, sonra haberin olmadan senin huyun, onların huyundan kötülük çalar.(Eflatun)


Kötülüğe kolayca girilir, ama güç çıkılır. (Madame de Maintenon)


Kötülük kapısını aralık etmeye gelmez, ardına kadar açılır. (Cenap şehabettin)


Kusurların en büyüğü, insanların tüm kusurlarından habersiz olmasıdır. (Thomas Caryle)


Biz başkalarının kusurlarını görmek hususunda kartallara ve kendi hatalarımızı görmemek bakımından da köstebeklere benzeriz. (François de Sales)


Kamburunu, dostunun höş görmesini isteyen, dostunun sivilcelerini affetmelidir. (Horatius)


Kusuru kendisine söylenmeyen adam, ayıbını hüner sanır. (Sadi)


Bizi, ahlaksız insanların kusurlarından daha çok, iyi birinin kusurları hayrete düşürür. (Fielding)


Başkalarının kusurlarını aramakla vakit geçirmek, kendi noksanlarımızla asla meşgul olmadığımıza delalet eder. (François de Sales)

Read more
no image

Hepimiz güzel görünmek için her gün elimizden gelenin fazlasını yapıyoruz. Ancak bazen güzel görünmek adına yanlış alışkanlıklar edinip, istemeden güzelliğinize gölge düşürebilirsiniz.


İşte en kötü güzellik alışkanlıkları:


Saçı ıslak havlu ile sarmak


Ne kadar saçlarınızı güçlendirici şampuan ve bakım kremi kullanırsanız kullanın, eğer ıslak saçlarınızı havlu ile sarma alışkanlığınız varsa, saçlarınız kırılacak ve hasara yol açacaktır. Eğer saçlarınızın yıpranmamasını ve saç tellerinizin kırılmamasını istiyorsanız, onlara nazik davranmalı ve geniş dişli tarak tercih etmelisiniz.


Güneşlenme


UV ışınlarına aşırı maruz kalmak size hayal edebileceğinizden daha çok zarar verebilir. Uzun süre güneş ışınlarına maruz kalmanız cildinizin kırışmasına, sarkmasına ve hatta cilt kanserine bile yol açabilir. Bu sebeple hem güneş koruyucu kremler kullanmalı hem de uzun süre aşırı güneşlenmeden kaçınılmalı.


Sivilce sıkmak


Herkeste zaman zaman rahatsız edici sivilceler olabiliyor. Eğer bunları sıkarsanız içerisinde yer alan bakterilerin dışarı çıkmasıyla kalıcı izlere ve yaralara yol açabilirsiniz. Eğer cildinizde bulunan sivilceler sizi rahatsız edecek boyutta ise, o zaman profesyonel yardım alarak bu sorunla başa çıkabilirsiniz.


Lastik bant kullanma


Lastik bantlar sıcak ve nemli bir gün de hayat kurtarıcı gibi gibi görünse de, saçınıza zarar verebilir. Lastik şeklinde olması saçlarınızın kırılmasına, sıkışarak yıpranmasına neden olur. bunun yerine kumaş kaplı, geniş saç bantlarını tercih edebilirsiniz.


Kirli makyaj fırçası


Kirli bir makyaj fırçası güzellik ürünü kullanmanızı engellemenin yanında cildinize temas ettiği için bakteriler oluşmasına neden olur ve cilt sağlığınızı kaybedersiniz.

Read more
no image

Müjde, basen ve kalça yağlarından kurtulmanızı sağlayacak diyet bulundu! Kadınların en çok şikayet ettiği konuların başında yer alan kalça ve basen problemini yok edecek özel bir diyet var. Amerikalı ünlülerin gözdesi haline gelen diyeti uygulamak oldukça basit.


Yapacağınız tek şey aktar ya da büyük marketlerden malzemeyi temin edip, bir an önce başlamak ve böylece muhteşem kalçalara sahip olmak...


Hareketsizlik ve yanlış beslenme sonucu vücudun alt tarafında toplanan yağlardan kurtulmak için çok özel bir diyete ihtiyaç var. Uygulayacağınız diyet her yerde kolayca bulup tüketeceğiniz gıdalardan oluşuyor. En önemlisi de oldukça ekonomik oluşu.


Diyetin birinci dereceden etkilediği bölüm kalça ve basen, ardından da bacaklar geliyor. Kalça ve diz kapağı bölgesinde fazla kilo problemi olan kişiler, 6 hafta içinde etkili çözüme kavuşabiliyor. Diyet kayısı ve badem müslisi olarak tanımlanıyor.


Diyet yapamayan kişiler ise vücutlarını şekillendirmek için estetik merkezlerinin yolunu tutuyor. Doktorlar, son yıllarda kalça düzeltme operasyonlarında büyük bir artış gözlendiğini dile getiriyor.


Ana öğünler


Pazartesi: Bir parça tavuk kanat ya da göğüs ızgara, yeşil salata ve bir meyve


Salı: İki yumurtalı omlet, domates ve rendelenmiş havuçla tüketilecek.


Çarşamba: Bir çay fincanı büyüklüğünde yer tutan Spagetti ve bir meyve.


Perşembe: İnce dilimlenmiş bir tavukgöğsü. Haşlanmış havuçla servis yapılacak. Dilerseniz yanına haşlanmış brokoli de alabilirsiniz. Bir meyve.


Cuma: Ton balıklı yeşil salata. Bir adet katı pişmiş yumurta. Bir meyve.


Cumartesi: Bir parça hindi göğsü, mısırla karışık yeşil salata. Bir meyve.


Pazar: 3 dilim rosto edilmiş biftek, havuçlu brokoli salatası ve iki adet haşlanmış patates. Bir meyve.

Read more
no image

Cildinizin de ilgiye ihtiyacı var! Bebek gibi pürüzsüz ve yumuşak bir cilt için ihtiyacınız olan cilt bakım önerileri hazırladık!


Parıldayan bir cilt için sadece kremlerin mucizeleri yeterli değil. Vücudunuzun doğal ritmine ayak uydurmanız, onun güzel görünmesine yardımcı olacaktır. Işıltılı bir cilde sahip olmak için uzmanların tavsiyelerine uymanız yeterli.


Cildin Nemi Önemli


Nem, cildi sulu ve dolgun tutmaya yarar. Yatak odanıza bir nemlendirici ya da geceleri radyatörünüzün üzerine ıslak bir havlu koyun.


Havaya Dikkat


Cilt ekstrem şeyleri sevmez. Soğuktan sıcak bir eve girmek ya da klimalı bir ofisten öğle güneşine çıkmak cildinizi büyük bir strese sokar. Her çevre değişiminde cildiniz kendini yeni yere adapte etmek için büyük enerji harcar.


Tatlıya Dalmayın


Aşırı çikolata yemek kırışıklık tehlikesini beraberinde getirir. Şeker, kalçamıza nasıl etki ediyorsa cildimize de aynı şekilde davranır. Yüksek şeker tarafından hasara uğratılan kolajenin vücuttan atılması 15 yıl sürer, o yüzden bugün şekeri keserseniz gelecekte genç bir cildiniz olur.


Masaj Faydalı


Lenf sirkülasyonunu harekete geçirmek ve cilt saflığınızı artırmak için cildinize masaj yapın.


Uykunuza Dikkat Edin


Boşuna 'güzellik uykusu' denmiyor. Eğer cildiniz günün stresinden sonra kendine gelemezse, kırışıklıklara karşı cilt bakımınıza ne kadar harcadığınızın önemini yitirdiği amansız bir savaşa girdiniz demektir. Hasarı düzeltmek için altı ila sekiz saat arasında bir zamana ihtiyacınız var.


Koşmayın

Yüksek etkili egzersizler sadece vücut için değil, aynı zamanda cilt için de streslidir. Bu yüzden yürüyüş ve oval hareketler daha yararlıdır.

Stresten Uzak Durun


Stresin yaşlanma üzerinde büyük etkisi var. Stresin en büyük düşmanlarından biri ise yoga. Günlük birkaç basit hareket bile sirkülasyonu ve oksijen alışverişini düzenler, stresi azaltır.

Read more
no image

Bayanlar çizmelere, yüksek topuklu ayakkabılara bayılıyor, bu sanırım hiç değişmeyen bir moda. Ne uzun etekleri, ne mini kıyafetleri çizmesiz olmuyor!


Üstelik birçok araştırma, çizmelerin kadınları duygusal olarak etkilediğini, vücut dilini değiştirdiğini gösteriyor.


Özellikle şık bir çizme giyen kadının kendisine güveni artıyor… tabii bacakları etkileyici ise!


Gelin, çekici bacakların sırlarına ve 15 dakikalık evde / ofiste bacak sıkılaştırma hareketlerine beraber bir göz atalım…


POPOYU SANDALYEYE DEĞDİRME1


Hedef Bölge: Kalça, popo, ön bacak


Bir sandalyenin önüne geçip kollarınız yere paralel şekilde kaldırın. Dizleriniz ayak parmaklarınızı geçmeyecek şekilde çömelip poponuzu sandalyeye değdirin. Popo kaslarınızı sıkılaştırarak tekrar doğrulun. 10 tekrardan 3 set yapmaya çalışın.



DİZ ÇEKİP SAVURMAbacak-egsizleri (7)


Hedef Bölge: Kalça, popo, bel, arka bacak


Kalın bir ansiklopedi alıp yere koyun. Sağ ayağınızla üzerine çıkıp sol bacağınızı boşta bırakın. Sol dizinizi çekebildiğiniz kadar yukarıya çekin ve yavaşça indirin. Tekrar sol ayağınızı arkaya doğru mümkün olduğunca yukarı savurup dizinizi bükmemeye özen gösterin. Başlangıç pozisyonuna dönün. 15 tekrar yapıp diğer bacağa geçmeyi unutmayın!


BACAK YANAbacak-egsizleri (5)


Hedef Bölge: Kalça, popo, yan yağlar


Kalın bir ansiklopedi alıp yere koyun. Sağ ayağınızla üzerine çıkıp sol bacağınızı boşta bırakın. Sağ diziniz hafif bükülü, sol bacağınızı çekebildiğiniz kadar yana kaldırın ve yavaşça indirin. 15 tekrar yapıp diğer bacağa geçmeyi unutmayın!


SANDALYEDEN KALKMAbacak-egzersizi


Hedef Bölge: Kalça, popo, ön bacak


Bir sandalyeye oturup kollarınız yere paralel şekilde kaldırın ve sağ ayağınızı öne uzatın. Popo kaslarınızı sıkılaştırıp öne doğru hamle yapın ve ayağa kalkın. Yavaşça tekrar oturun ve sağ ayağın yere değmesine izin vermeyin. Her iki bacağı da 8 tekrardan, 3 set yapmaya çalışın.


SANDALYEYE ÇIKMAbacak-egsizleri (2)


Hedef Bölge: Kalça, popo, ön bacak, karın


Bir sandalyenin yanında dizleriniz hafif bükülü durun. Eller belde, sağ ayağınızla sandalyeye çıkıp sol dizinizi göğsünüze kaldırın. Yavaşça dizinizi indirin ve sağ ayağınız ile sandalyeden inin. Her iki bacağı da 10 tekrardan, 3 set yapmaya çalışın.



SANDALYEYE YANLAMASINA ÇIKMAbacak-egsizleri (6)


Hedef Bölge: Kalça, popo yanları, ön bacak, baldır


Bir sandalyenin sol yanında durup sağ ayağınızı sandalyeye yerleştirin. Eller belde, sağ ayağınızla sandalyeye çıkıp iki ayağınızı da yerleştirin. Yavaşça yana sağ ayağınız ile sandalyeden inin ama sol ayağınız sandalyede kalsın. Bir o yana bir bu yana 10 tekrardan, 3 set yapmaya çalışın.


SANDALYEDEN KALKMAbacak-egsizleri (4)


Hedef Bölge: Ön bacak, popo, baldır, çapraz bağlar


Bir sandalyeye oturup kollarınız yere paralel şekilde kaldırın ve sağ ayağınızı sol dizinize koyun. Popo kaslarınızı sıkılaştırıp öne doğru hamle yapın ve ayağa kalkın. Yavaşça tekrar oturun ve sağ ayağın dizden ayrılmasına izin vermeyin. Her iki bacağı da 8 tekrardan, 3 set yapmaya çalışın.


SANDALYEYE ÇIKARAK TEKMEbacak-egsizleri (3)


Hedef Bölge: Kalça, popo, ön bacak, arka bacak, bel


Bir sandalyenin yanında dizleriniz hafif bükülü durun. Eller belde, sağ ayağınızla sandalyeye çıkıp sol ayağınızı öne mümkün olduğunca kaldırıp indirin. Yavaşça sandalyeden inin. Sağ ayağınızla sandalyeye çıkıp sol ayağınızı arkaya doğru mümkün olduğunca kaldırıp indirin. Yavaşça sandalyeden inin. Her iki bacağı da 10 tekrardan, 3 set yapmaya çalışın.


Pürüzsüz çekici bacaklarınız olmasını istiyorsanız !
Bacak spreyleri gerçekten çok işe yarıyor. Özel günlerde ince çoraplardan vazgeçmek neredeyse imkânsız.  Spreyler bacaktakı çatlaklar, lekeler, kıl dönmesi, varis ve renk dalgalanmaları gibi tüm kusurları kapatır. Ancak kullanırken prospektüsünü iyice inceleyin. Uygulamadan önce mutlaka peeling yapın..

Read more
no image

Diyet listeleri asla tek başına yararlı değildir. Hatta diyet yapmadan sadece günlük hayatınızdaki birkaç değişiklikle bir ayda kaç kilo isterseniz verebilirsiniz!


Beslenmede Çeşitliliğini Sağlayın


Tek yönlü beslenmek kişiyi çok tatmin etmez ve yemek düşüncesini kafasından uzaklaştıramaz. 'Zaten hiçbir şey yememiştim' diye düşünülür ve bir sonraki öğünün hayali ile yaşanır.


Sofraya Aç Oturmayın


Aç karnına yemeğe başladığınızda iki kat daha çok yersiniz. Yemekten önce ayran veya bir sütlü kahve içmek, küçük bir meyve yemek veya yemeğe salatayla başlamak her zaman ana öğünde daha az yemenizi sağlar.


Örneğin, tek başına bir tabak kıymalı makarna yerseniz gözünüz ikinci tabakta kalır. Zaten azıcık makarna yemiştim diye düşünüp bir sonraki öğünde çok abartılı yiyebilirsiniz. Ama bir tabak makarna yerine 2 kaşık makarna, 1 küçük köfte, 3 kaşık yoğurt, salata, 1 bardak su ve 2 tane mandalina yediğinizde, 'çok yedim' diye düşünürsünüz ve bir sonraki öğünde belki canınız hiçbir şey yemek istemez. O nedenle küçük bir ana öğünü düşük kalorili yiyeceklerle tamamlamayı alışkanlık haline getirin.


Vücudunuza Kulak Verin


Saate göre yemek yediğinizde aklınız hep yiyeceklerde kalır. Sürekli saate bakarsınız ve 'hep şimdi şunu yersem, 3 saat sonra ne yiyebilirim' diye düşünürsünüz. Bu şekilde hep daha fazla yiyebilirsiniz ve bir süre sonra yemek için yaşamaya başlarsınız. Ama yemeği vücut saatinize göre ayarladığınızda yaşamak için yersiniz.


Uzun Süre Aç Kalmayın


Yemeği açlık sinyalinizi hisseder hissetmez en geç 10 dakika içinde yiyin. Eğer açlığınızı çok ertelerseniz bir sonraki öğünde iki kat daha çok yersiniz. Bu tıpkı denizin altında nefesinizi tutmaya benzer. Suyun dışına çıktığınızda iki kat daha çok nefes alısınız.


Ekmek Yiyin


Yemeğinizin yanına koyduğunuz bir-iki dilim esmer ekmek daha çok doymanızı sağlar. Ekmek sizi daha uzun süre tok tutar. Ancak ekmek yediğiniz öğünde çorba, pilav, makarna, börek, tatlı gibi karbonhidrat içeriği yüksek yiyeceklerden uzak durun.


Meyve Suyu İçmeyin


Bir bardak taze sıkılmış meyve suyunun içine en az 3-4 tane meyve girer. Yani bir bardak meyve suyu 3-4 meyve kalorisindedir. Oysa meyvenin kendisini yediğinizde daha çok lif ve posa alırsınız, birkaç tane meyve ile de doyarsınız. Hem daha az kalori alırsınız hem de posa nedeni ile daha uzun süre tok kalırsınız.


Uykunuza Dikkat Edin


Sağlıklı ve zinde bir vücut için gece uykusuna önem verin. Çünkü vücudun onarıcı hormonu olan melatonin akşam 21’den sonra salgılanmaya başlar, uyku sırasında peak yapar, sabaha doğru azalır. Stres hormonu olan kortizol ise gece en düşük seviyesindedir. Sabaha karşı yükselir ve gün içinde yüksek seyreder. Eğer gece uyumazsanız, melatonin yeteri kadar salgılnamaz ve kortizol hormonunuz yüksek kalır. Bu durumda dolaylı kan şekeri yüksekliği yapacağı için kilo almanıza neden olur.


Read more
24 Ekim 2013 Perşembe
no image

İnsan, babasına borçlu olduğu saygıyı ancak baba olduğu zaman duyar. (Goethe)


Babanın faziletleri, çocukların servetidir. (Anatole France)


Bir baba yüz öğretmene bedeldir. (George Herbert)


Baba olduktan sonra göreceksiniz ki, kendi mutluluğunuzdan çok, çocuğunuzun mutluluğu ile mutluolabilirsiniz (Balzac)


Düşmanın tatlı sözlerine aldanma, balın içinde zehir de bulunabilir. (Sadi)


Suratı ekşi olanın balı da acı olur. (Sadi)


Balın varsa, sineğin bol olur. (Cervantes)


Kötü bir barış, iyi bir savaştan daha iyidir. (Puşkin)


Barış bile, büyük ücretlerle satın alınır. (Benjamin Franklin)


Barış tacı, saltanat tacıyla kıyaslanamayacak kadar güzel ve değerlidir. (Epicure)


Paranın değerini öğrenmek isterseniz, borç almaya çalışınız. (Benjamin Franklin)


Allah'a borcu olmak, insanlara borcu olmaktan daha rahattır. (La Fontainne)


Büyük görünen birçok adam, onlara yakından bakınca büyüklüklerinden çok şey kaybederler. (Landor)


Çocukluktaki safiyetini kaybetmeyen adama büyük adam denir. (Mencius)


Teftiş edildiği vakit sevinen, tenkit edildiği vakit gülen mahluka büyük adam denir. (Cemil Sena Ongun)


Hiçbir şey, büyüklük kadar sade değildir. Çünkü sade olmak, biraz da büyük olmaktır. (Albert Camus)


Büyük insanlar, bütün acılara şikayetsiz katlanırlar. (Schiller)


Kadının güzelliği ateşe benzer, yaklaşmayana zararı dokunmaz. (Cervantes)


Güzel olan sevgili değildir, sevgili olan güzeldir. (Tolstoy)


Güzellik kısa süren bir saltanattır. (Victor Hugo)


En güzel kişinin sevdiğidir. (Sappho)


En ağır günah, insanın kendisini günahsız bilmek gururudur. (Thomas Caryle)


Günah işleyen insandır, buna üzülen evliya olabilir, bununla övünen ise bir şeytandır. (F.Fuller)


Güzel bir gülüş, karanlık bir eve giren güneş ışığına benzer. (Tolstoy)


Güler yüz altın anahtardır. (Maculay)


Herkesin sizi sevmesini istiyorsanız, gülümseyiniz. (Dale Carnegie)


Gülerek isyan eden, ağlayarak Cehennemde yanar. (İbn-i Abbas)


Karaçalıda gül bitmez. (Karacaoğlan)


Dikensiz gül olmaz. (Robert Herick)


Her diken gül vermez. (Mevlana)


Kavakların dikliğine, boylarının uzunluğuna bakıp onları önemli bir şey sanmayın. bütün kibirli, meyvesiz ve gölgesiz yaratıkların başları bulutlarda sallanır. (Cemil Sena)


Alçak yerde tepecik, kendini dağ sayar. (Şinasi)


Meşe gölgesinde filizlenen yosunlar, çok kere kendilerini meşe fidanı sanırlar. (Cenap Şehabettin)


Bazen dudakların bitiremediği cümleleri, gözler tamamlar. (Ahmet H. Müftüoğlu)


Gözlerin konuştuğu dil her yerde aynıdır. (George Herbert)


Leyla'nın güzelliğine ancak Mecnun'un gözüyle bakmalısın ki, onu seyretmenin sırrı sana da görünsün. (Sadi)


Dilin ağır, gözün çabuk işlesin. (Cervantes)


Kadınlar erkeklere söyleyeceklerini gözleriyle söylerler. (Alphonse Daudet)


Kalbin gözleri, vücudun gözlerinden çok daha iyi görür. (R.N.Güntekin)


Güler yüzle söylenen bir yalanı; bir anda yuttuğumuz halde, acı gerçeği ancak damla damla yutarız. (Diderot)


Gerçeğe ancak tek yoldan gidilir, ama ondan uzaklaşmak için binlerce yol vardır. (La Bruyere


Gençlere hayalleri gerçek görünür. Önemli olan, onlara gerçeğin ne olduğunu anlatmaktır. (Bossuet)


Gerçeğin ömrü sonsuzdur. (F.Herczeg)


Vakit değerlidir ama gerçek, vakitten daha değerlidir. (Benjamin Disraeli)


Gerçeği her zaman savun, anlayan olmasa bile, vicdanına karşı hesap vermekten kurtulursun. (Wells)


Gerçek, gecikmeyi sevmez. (Seneca)


Bir haberin gönül inciteceğini biliyorsan sen sus, başkaları söylesin. (Sadi)


Kötü haberlerin kanatları vardı iyi haberlerin ayakları bile yoktur. (Cavendish)


İyi haberler ağır ağır gelir. Çabuk gelenler yalnız kara haberlerdir. (Manzoni)


Kötü haber getirenleri hiç kimse sevmez. (Sophokles)


Kötü haberler kırlangıç kanatlıdırlar, iyi haberler koltuk değnekli (Massinger)

Read more
no image

İdeal kiloya ulaşmak çoğu zaman bir kâbusa dönüşebiliyor. Haftalarca süren diyetler sonucunda hedeflenen kiloya ulaşamamak beraberinde depresyonu getirebiliyor.


Yavaş ve iyi çiğneyin: Tokluk hissi, yemek yendikten 20 dakika sonra hissedilmeye başlanır. Yavaş yemek yemeye özen gösterin. Yemek esnasında lokmalar arasında çatalınızı, kaşığınızı, bıçağınızı masaya bırakın, yemeğinize sık sık ara verin.


Pilav-makarna tabağınızı küçültün: Tabağınıza koyduğunuz pilav, makarna, börek gibi yiyeceklerin miktarını uygun şekilde ayarlayın. Büyük bir tabağın içinde küçük bir porsiyon olmasındansa; küçük bir tabaktaki pilav vb. yiyeceğin porsiyonu sizin gözünüzü doyuracaktır.


Su içmeyi asla ihmal etmeyin: Günlük ortalama 2-3 Litre su içilmelidir. Fazladan abur cubur tüketmek yerine acıktığınız zamanlarda su için. Böylece hem su tüketimini arttırmış olursunuz, hem de suyun bir miktar tok tutma özelliğinden faydalanırsınız.


Yemek yerine spor: Öfke, depresyon, sıkıntı, anksiyete ve yalnızlık gibi negatif duygu durumlarında fazla yeme davranışının ortaya çıktığı yapılan pek çok bilimsel araştırmada da görülmüştür. Böyle durumlarda yemek yerine yürüyüş yaparak veya dans ederek stresinizi atabilirsiniz.


Posalı besinlerin tüketimini arttırın: Yeterli posa tüketimini sağlamak için öğünlerinizde mutlaka sebze yemeği ve salata tüketmeye çalışmalısınız. Ekmeğinizi tam buğdaylı/çavdar gibi posa değeri yüksek olanlardan tercih edin, gün içerisinde 3-5 porsiyon meyve tüketin, haftada mutlaka 1-3 kez kurubaklagil (kuru fasulye, nohut, mercimek, barbunya gibi) yemekleri tercih edin.


Yağ kullanımı: Yemekleri pişirirken özellikle hayvansal kökenli doymuş yağlar (tereyağı, sadeyağ, iç yağı vb.) mutfağımızda mümkün olduğunca yer almamalıdır. Bu besinler, kandaki kolesterol düzeyini ve buna bağlı yüksek tansiyon riskini de arttırabilmektedir. Zeytinyağı ve diğer bitkisel sıvı yağlar tercih edilmelidir.


Soğuk kahve tercih edin: Fazla içilen şekerli ve kalori içeriği yüksek içecekler, kilo almamıza davetiye çıkartır. Şunu unutmamalıyız ki; en güzel içecek sudur. Su dışındaki içecek tercihinizi ev yapımı limonata, buzlu yeşil çay veya ev yapımı soğuk kahveden yana kullanabilirsiniz.


Tatlı yerine meyve ikram edin Ailenize, misafirlerinize karpuz, kavun, elma dilimleri, armut dilimleri, erik, incir ve şeftali gibi mevsim meyvelerinden oluşan meyve tabağı hazırlayabilirsiniz. Ağır, şerbetli tatlıları tüketmek yerine hafif ve keyifli taze meyveleri tüketmek sevdiklerinizi de mutlu edecektir.


Kahvaltı etmeden güne başlamayın Ortalama 8-9 saatlik açlık sonrası vücut, beslenmeye en çok sabah ihtiyaç duyar. Bu yüzden de en önemli öğün kahvaltıdır. Yapılan çalışmalarda düzenli kahvaltı yapmayan veya kahvaltıda yeterli miktarda ve doğru besinleri tüketmeyen kişilerin daha fazla obez olduğu görülmüştür.


Öğün atlamayın Günde 6-8 öğün beslenmelisiniz. 3 ana öğün, diğerleri ise ara öğünler olarak planlanmalıdır. Atladığınız öğün, kan şekeri regülasyonunuzda düzensizliğe ve çabuk acıkmanıza neden olur. Bunun sonucunda ise bir sonraki öğünde farkında olmadan daha çok besin tüketir, böylece gereğinden fazla miktarda enerji almış olursunuz. Bu durum, kilo alımlarını beraberinde getirmektedir.

Read more
no image

Sevgilinizle başbaşa geçireceğiniz bir buluşmada daha güzel gözükmek için bazı şeyleri abartıp komik veya itici olabilirsiniz. Erkeklerin geneline baktığımızda ortak bir paydada buluştuklarını görüyoruz. Neredeyse hepsi aynı fikirdeler. Peki erkekler nelerden hoşlanmaz? Onları etkilemek isterken düşülen hatalar nelerdir?


Kırmızı ruju sevmeyen kadın yoktur neredeyse. Ancak sevgilinizle hoş vakit geçirmek istiyorsanız yoğun parıltılı kıpkırmızı dudaklardan uzak durun. Bir davete giderken çekici görünebilir, ancak öpüşmek için hiç de uygun seçim olmaz...


Sadece kırmızı rujla sınırlı değil, başbaşa geçireceğiniz bir gecede abartılı makyajlar yapmayın. Kadınlar parıltılı ve yoğun makyajla çekici olacağını düşünse de erkekler bunun aksini düşünüyor. Onlar her zaman doğallığı tercih ediyor.


Başbaşa geçireceğiniz bir gecede iç çamaşırsız karşısına çıkmayın. Özellikle en güzel takımlarınızı giyinin. Erkeklerin en sevdiği fantezilerden biridir iç çamaşırı çıkartmak.


Çekiciliğin simgelerinden biri olan file çoraplar! Her ne kadar çekici olduğunu düşünseniz de erkekler bunun aksini düşünüyor. File çorabın kadını basitleştirdiğini savunanlar bile var...


Salon kadını moduna girmeyin! Yüksek topuklu ayakkabılar, abartılı makyajlar, gösterişli kıyafetler... Erkekler bunların yerine daha doğal kadınlardan hoşlanıyorlar. Yüzünüzün gülümsemesi ve sıcak kanlı olmanız onların için yeterlidir.

Read more
23 Ekim 2013 Çarşamba
no image

Maksat iftira atmak olduktan sonra, söylenecek söz mü bulunmaz, fazilet bile iftiranın ekmeğine yağ sürer. (Lesage)


İnsan genellikle başkasına sürmek istediği çamura bulanır. (Cenap Şehabeddin


İnsan iftirayı ancak önem vermemekle yenebilir. İftira edileni değil, edeni kirletir. (The Circle)


Bir iftira başka iftiralar doğurur ve yerleştiği yerde ebediyen kalır. (Shakespeare)


İftira, kılıçtan daha zalim silahtır, çünkü iftiranın açtığı yaralar hiç kapanmaz. (Henry Fielding)


Dünyayı idare edenler, dirilerden çok ölülerdir. (James Howel)


Kendi kendimizi idare etmeyi öğreten yönetim, en iyi yönetimdir. (Goethe)


Kendi kendinizi yönetirken kafanızı, başkalarını yönetirken kalbinizi kullanın. (Russy)


İnsanlar kendi çılgın ihtiraslarının neticelerini kadere yüklerler. (Walter Scott)


Kadınlar güller gibidir, bir defa açıldılar mı, yaprakları hemen dökülmeye başlar. (Shakespeare)


Kadınlar, erkeklerle eşit olmak için uğraşırlar, bunu sağladılar mı, o andan sonra erkeğe üstün olurlar. (Cato)


Kadın, saçı uzun, aklı kısa bir varlıktır. (Schopenhauer)


Kadın deniz gibidir, hiç güvenmek olmaz. (Tevfik Fikret)


Kadın, erkeği kılıçsız zapteder ve ipsiz bağlar. (Tos)


Havayı geldiği, rüzgarı estiği, kadını olduğu gibi kabul edin. (Alfred de Musset)


Kadınlar kadar intikam almaktan zevk duyan canlı yoktur. (Juvenal)


Kadınlar istediler mi 'sahiden' hasta olurlar, hatta kibirleri uğruna ölürler bile. (Andre Maurois)


Kadınların en yanıldıkları nokta, erkeklere benzemek istemeleridir. (De Maistre)


Altın ateşle, kadın altınla, erkek de kadınla erir. (Pythagore)


Bir insanı avucunuza almanın en güzel şekli, kalbini kazanmaktır. (La Cordaire)


Hiçbir kalb zorla elde edilmez. (Moliere)


Karnı açlardan çok, kalbleri açlara acırım. (Cenap Şehabettin)


Her insanın üç türlü karakteri vardır: Belli ettiği, sahip olduğu ve sahip olduğunu sandığı. (Karr)


Zayıf karakter, bir günah değildir ama, insanı günaha götürür. (Brigitte)


Güzel bir düşünceyle güçlü bir karakter birleşince, harikalar ortaya çıkar. (Goethe)


İnsanın karakteri en çok nelere güldüğünde belli olur. (Goethe)


Dünyayı kim biliyor? Kendini bilen. (Novalis)


Kendi kendine yardım etmeyi bilmeyene, kimse yardım etmez. (Pastalozzi)


İnsana, 'Kendini bil', demek, yalnız gururunu kırmak değil, değerinin de bildirmektir. (Çiçero)


Köleliğin en kötüsü, kendi nefsine köle olmaktır. (La Fontaine)


Kıskançlık, bir güvenin kumaşı yemesi gibi, insanı yer bitirir. (Chraysostorm)


Kıskançlık, insanı alçaltan ve küçülten bir duygudur. (Tolstoy)


Başkalarının iyi haline bakıp üzülme, senin haline de bakıp kıskanan çok kişi vardır. (Russy Rubutin)


Kıskançlık ruhun hastalığıdır. (John Dryden)


Kıskançlık, duyguların en korkuncu olduğu kadar, en aldatıcısıdır da. (Oursler)


Pek az kişi, iyi talihli bir dostun başarılarını kıskançlık duymadan kutlayabilir. (Aeschylus)


Dünyada hiçbir şey insanı kin besleme duygusu kadar yıpratamaz. (Nietzsche)


Kinimiz büyüdükçe, kin beslediğimiz kimseden daha çok küçülürüz. (La Rochefoucauld)


Kitap olmayan kitaplar da vardır. (Lamb)


Kitaplar da dost gibi az, fakat iyi seçilmiş olmalıdır. (Joineriana)


İyi bir kitap, iyi bir arkadaştır. (Bernaredin de Saint)


Gençlerini kitapla beslemeyen milletlerin sonu acıdır. (Ovidius)


Bir tek kitap yazmak için yarım kitaplık okuyunuz. (Samuel Johnson)


Komşunu sev ama, aradaki duvarı kaldırma. (George Herbert)


Hayatta komşunun haber almasından korkacağın hiçbir şeyi yapma. (Epikuros)


Konuşmak yaradılıştan, susmak akıldan gelir. (Chi Lehmann)


Neden iki kulağımıza karşılık bir dilimiz var? Çok dinleyelim de az konuşalım diye. (Diyojen)


Az konuşmaktan pek az, çok konuşmaktan sık sık pişman olunur. (Confucius)


Çok konuşmak, insanın gözden düşmesi için en kısa ve en emin yoldur. (La bruyere)


İnsanın cümlelerine hakim olabilmesi için, konusuna hakim olması gerekir. (Lioyda George)


Konuşma insanın aklını kullanma sanatıdır. (Eflatun)


Konuşmaların en önemlisi, kendi kedimizle konuşmamızdır, ama bunu nedense ihmal ederiz. (Oxemstiern)


Çok bilmeli, az konuşmalı, her soruya cevap vermemelidir. (Martine Luther)


İnsan dilini tutup konuşmadıkça, ayıbı da gizli kalır. (Sadi)

Read more
no image

İlişkinin ilk zamanları geçince ve çiftler birbirlerine alışıp rahatlayınca, başlangıçtaki nazik söz ve jestler yavaş yavaş azalmaya başlar. Ancak nezaket, çiftleri bir arada tutan tutkaldır. Bu dört basit kuralı uygularsan, ilişkinde daha fazla sevildiğini, değer gördüğünü ve tatmin olduğunu hissedeceksin. Aynısı onun için de geçerli...


"Günaydın!" demeye alışın!


Sabahları alarm saati ayaklamaya başlayınca, saati duvara fırlatmak ya da banyoya koşmak yerine,yanındaki erkeğe dönüp tatlı tatlı gülümse ve "Günaydın!" de.


Araştırmalar, bunu her gün yapan çiftlerin yüzde 94'ünün daha mükemmel bir ilişkiye kavuştuğunu gösteriyor. Diğer taraftan, sabahları birbirine nadiren günaydın diyen çiftlerin ilişkileri ortalamanın altında seyrediyor. Bu kelimeyi bu kadar sihirli kılan nedir? Erkeğine günaydın dileğini ilettiğinde, bugünün gerçekten de aydınlık olacağını çünkü beraber uyandığınızı dile getirmiş oluyorsun. Sabaha pozitif hislerle başlarsan, bütün günün pozitif olacağını da unutma


Minnettarlığınızı gösterin


Erkeğinin senin için yaptığı şeyler vardır: Bazen ayaklarını ovar ya da sen yataktayken kahveni getirir. Bir de ilişkiniz için yaptıkları vardır: Çöpü dışarıya koyar veya köpeği yürüyüşe çıkarır.


Erkekler bizim hoşumuza gidecek şeyler yaptığında onlara teşekkür ediyoruz ama onların da yararına olacak işler başardıklarında fazla ilgi göstermiyoruz. Oysa düşünceli davranışlar hayatımızı ve ilişkilerimizi güzelleştirdiği için, onların farkında olmak önemlidir.


Mesela hayatındaki erkek bakkaldan süt aldığında ona teşekkür ederken, cümlenin başına sihirli kelime "biz"i eklemeyi dene: "Bize süt aldığın için teşekkür ederim." Eğer yaptığı iş senin de yararınaysa, ona teşekkür etmek için nedenin var demektir.


Birbirinizi insanların içinde pohpohlayın


Erkekler "Bu tshirtin içinde karnım nasıl görünüyor" gibi bir soruyu nadiren dile getirir ama onların da en az kadınlar kadar iltifata muhtaç olduğunu unutmamalısın. Bazı konulardaki iltifatlarını baş başa kaldığınız zamanlara saklayabilirsin. Ancak dostların arasındayken söyleyeceğin birkaç gönül okşayıcı söz,hayatındaki erkekten gurur duyduğunu gösterecektir. İltifatları fazla abartma, bu sefer utanmasına neden olabilirsin. Onun erkeksi duygularına gönderme yapan samimi övgülerini dile getirmelisin. "Bu sabah işe gitmeden evvel hem bilgisayarımı tamir etmen, hem de anneni havaalanına götürebilmen harikaydı!" gibi bir iltifat, ona takdir edildiğini ve sevildiğini hissettirir.


Sözünü kesmeyi


Science dergisinde yayımlanmış olan bir araştırmada, yaygın inanışın aksine erkeklerin de en az kadınlar kadar geveze olduğu ortaya çıkmış. Hayatındaki erkek fazla konuşkan değilse, bunun sebebi onun sözünü sürekli kesmen olabilir. Erkeklerin susup uzaklaşmasının önemli bir nedeni, partneri tarafından sözünün devamlı olarak kesilmesidir. Bu genellikle, onun söyleyeceği şeyi zaten bildiğini düşündüğün zamanlarda olur. Sözünü bitirme fırsatı bile vermeden, kurduğu ilk cümleyi yanıtlamaya kalkmamalısın. Bazen bunu, onun fikirlerine inanmadığın zaman farkında olmadan yapıyor olabilirsin. Ama şunu bilmelisin ki, eğer ilişkide taraflardan biri suskunsa, bu onun duygusal olarak geri çekildiğine ve ilişkinin bitmek üzere olduğuna işaret eder. Sağlıklı bir ilişkide her iki taraf da iletişim ihtiyacını tatmin edebilmelidir.

Read more
no image

Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op.Dr.Bahadır Baykal konuyla ilgili olarak yatığı açıklamada, “Tarih boyunca yüz yapısıyla insan karakterinin ilişkili olduğu düşünülmüş hatta geçmiş dönemlerde özellikle erkeklerin burun yapısı, liderlik gerektiren görevlerde önemli bir referans kabul edilmiştir” dedi.Yüzümüzdeki her noktanın insan karakteriyle ilgili belli bir anlamı bulunduğunu dile getiren Baykal, “Alnı geniş olanlar entelektüel, iri gözlüler açık sözlü, küçük çenesi olanlar da uysal oluyor. Kepçe kulaklı olanlar konuşkanken,alt dudağı büyük olanlar da miskin…


Burnun en göz önünde olan organlarımızdan biri olduğunu dile getiren uzmanlar, aynı zamanda burun tipinin insanın kişiliğini de ele verebildiğini belirtiyorlar.


Peki, yüzümüzdeki en dikkat çekici organ olan burnumuz, acaba karakterimizi nasıl ele veriyor? Bu konuyla ilgili araştırmacıların üzerinde fikir birliğine vardığı nokta, geniş burnun kendine güven ve sosyal bir yapıya, dar burnun ise kontrolcü ve garantici bir kişiliğe işaret ettiği…


Geniş ama düz bir burnun sosyal olduğu kadar kararsızlığı vurguladığı, kemerli ve iri burnun ise idealistliğe,lider olma isteğine vurgu yaptığını söyleyebiliriz. Aynı şekilde düşük burun ucu olan kişilerin iletişim kurabilme yetenekleri üst düzeydeyken, yuvarlak burun yapısı parasal başarı ve tasarrufa düşkünlüğe işaret eder” diye konuştu.Burun estetik ameliyatlarının estetik yüz ameliyatları arasında en sık yapılan operasyonlar olduğunu anlatan Dr. Baykal daha sonra şunları söyledi; “Sokaklarda, cafeler de birbirine benzeyen yüzlere baktıkça estetiğin farklılık değil benzerlikler getirmeye başladığını görüyoruz.


Estetik sizi bir başkasına benzetmemeli farklılaştırmalı. Burun estetiği ile daha güzel bir burna kavuşmak pek çok cerrah veya kişi için yeterli olabilir ancak burnun yüzdeki karakteristik yapısını yüz harmonisine uyarlamak ve karakteristiğini bozmadan estetikdokunuşu tamamlanmak şart,aksi halde ifadesiz bir yüz görünümü ortaya çıkıyor ki bu durum estetiğin ruhuna aykırı. Asistanlık sürecimizden beri burnun anatomisini,fizyolojisini ve estetik dokunuş için gerekli cerrahi yöntemleri öğrendik.


Ancak cerrahi felsefeyi burnun yüzdeki karakteristik ifadesini inceleyen, doğu kültüründe ‘ilm-i sima’ diye bilinen fizyonomi ile bir araya getirmek karakteristik burun estetiğinin olmazsa olmazı.


Uzun ve Düz Burun


Yunan burnu diye tanımlayabileceğimiz bu burun şekli dünyada yüzde 3 oranında nadir olarak görülür. Disiplinli, dürüst, sadık ve güvenilir bir karaktere işaret eder. Mevcut koşullar ne olursa olsun başarılı duruşu severler. Hayatlarında hedefledikleri her işte başarı odaklıdırlar. Beren Saat’in burun yapısı örnek olarak gösterebilirim.


Kalkık Burun


Kendine güven ve yeni fikirlere açık olma halinin yanı sıra karşı cins için çekici oldukları kabul edilir. Para kazanma odaklı değildirler. Samimi, cömert ve açık kalpli ama kimi zaman da bir o kadar inatçıdırlar... İstemedikleri bir şeyi onlara asla yaptıramazsınız. Cambridge Düşesi Kate Middleton. kalkık burunlu yüzün iyi örneklerden biri


Geniş Burun


Geniş burunlular kendi halinde, duygusal ve spontan tepkilerinin abartılı olduğu, kararsız kişilerdir.Bu kişilerin oldukça geniş hobi ve ilgi alanları vardır.Sosyaldırlar,kolayca arkadaş edinebilir,dostluklar kurabilir.eğerburun delikleri de genişse cömert olurlar,daha özgür yaşama meylederler.Ülkemizde Orhan Gencebay’ın dünyada ise Sarah Jessica Parker’ın burnu.


Şahin Burun


Bu tip insanlar genellikle sıra dışı ve asi olma eğilimindedir. Onlar için diğer insanların ne düşündüğü önemli değildir. Hayatı günahıyla sevabıyla kendi inandıkları doğrularla sürdürürler. Barbara Streisand ve Kenan İmirzalıoğlu bu tip burna sahip ünlülere örnek olarak verilebilir.


Aşağıya Eyimli Burun


Aşağı doğru eğimli burun, kökten uca kadar aşağı yönlü bir eğim çizer. Bu tip burna sahip olanlar mükemmeliyetçi olduğu kadar şüphecidirler.Seçim yaparken oldukça zorlanırlar. Zorluklar karşısında pes etmeyi sevmezler, bu burna sahip olan ünlülere örnek olarak Prens William ve Tarkan verilebilir.

Read more